Bir döneme damgasını vuracak bir kare bu! Bu resme iyi bakın, çünkü boğulan sadece bir çocuk değil, insanlık, umutlar, hayatlar, hayaller, ve daha nicesi…
İngiltere’nin önde gelen yayın kuruluşları da bu kareyle birlikte göçmen krizini manşetlerine taşıdı. Ancak fotoğrafın paylaşılması tartışmaları beraberinde getirdi. Bazı Sözcü okurları bu çarpıcı karenin yayınlanmasıyla ilgili eleştirilerini dile getirdi.
Fotoğrafın kelimelerden dahi güçlü olabilen etkisi bilinen bir gerçek. Bu kare de ‘konuşan’ fotoğraflardan… Fotoğrafın yayınlaması konusu ise başlı başına bir tartışma başlattı. Sözcü’nün de dahil olduğu kimi yayın organları, şeffaflık ilkesi gereğince bu çarpıcı fotoğrafı okuyucuya aktarmayı bir görev bilirken buna karşı olanlar fotoğrafın göçmen sorunu konusunda bir ‘duyarsızlaşma’ yaratacağı ve yayınlanmaması gerektiği görüşünde… Her iki görüşün de makul ve kabul edilebilir gerekçeleri bulunuyor.
İngiliz Independent gazetesi, internet sitesinde manşetine taşıdığı “Eğer ölü bir Suriyeli çocuğun sahile vuran bu olağanüstü güçlü görselleri Avrupa göçmenlere yönelik tavrını değiştirmeyecekse, ne değiştirecek?” başlıklı haberde, “Bu fotoğrafları yayınlıyoruz, çünkü…” ifadesini kullandı.
Bazı İngiliz yayın organları fotoğrafı mozaiklemeden yayınladı…
Muğla’nın Bodrum İlçesi’nden Yunanistan’nın İstanköy Adası’na hareket eden mültecileri taşıyan botun batmasının ardından karaya vuran Suriyeli çocukların minik bedenleri, göçmen faciasının boyutlarını gözler önüne serdi.
Akyarlar mahallesi Aspat mevkiinden Yunanistan İstanköy (Kos) adasına hareket eden 16 Suriyeli göçmenin bindiği bot uluslarası sularda batmış, faciada 7 kişi hayatını kaybetmişti.