Türk sinemasının 95 yaşındaki ünlü yönetmeni tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi. Usta yönetmenin hayat arkadaşı Fatma Girik, uzun süredir hastanede sevdiği adamın başında bekliyordu. 55 yıldır büyük aşk yaşayan Girik ve Ün’ü ancak ölüm ayırabildi…
Tam 56 yıl süren efsanevi aşkın kahramanları Fatma Girik ve Memduh Ün, son yıllarda Bodrum’a yerleşmiş ve zamanlarını birbirlerine ayırmışlardı. İki büyük aşık, usta yönetmenin tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirene dek bir an olsun birbirlerinden ayrılmadı. Bu büyük aşkın Türk filmi tadındaki hikayesini tekrar hatırlatalım istedik…
Sevmeye devam edeceğim
Henüz 13 yaşında İstanbul Kız Lisesi’nin ortaokul üniformasıyla Memduh Ün’ün karşısına çıkan Fatma Girik, ‘Murada Ereceğiz’ filminde ünlü yönetmenle flört etmeye başladı. Yeşilçam kuralları içinde ‘artist – yönetmen’ aşkı gibi geldi herkese önceleri. Çok sürmez, gelip geçer, sona erer sanıldı. Birkaç film sonrasında biter diye beklendi, bitmedi. Ne birkaç filmde, ne akıp giden yıllarda sona erdi. Daha bir alevlendi bu aşk… Hem de nikah bile beklemeden, olanca doğallığıyla… Çocuk yaşında girdiği sinemada zirveye çıkan, Türk sinemasının doruklarına çıkan Fatma Girik, bugün 71 yaşında. Memduh Ün ise 95’indeydi… Aralarındaki yaş farkı mutluluklarını hiç engellememiş, bilakis kamçılamış. Aşktan söz açılınca Fatma Girik duygularını hiç gizlemezdi: “Aşkımız hayatta oldukça sürecek, kuşkunuz olmasın. Kimse onun gözüyle beni, benim gözümle onu göremezdi. Ölüm bizi ayıramayacak, çünkü geride kalan sevmeye devam edecek. Hâlâ üzerime bir giysi alacaksam, ayna karşısına geçip ‘Acaba Memduh beğenir mi?’ diye düşünüyorum. Birbirimize söyleyecek sözümüz hâlâ bitmedi…”
Nikah aşkın garantisi değil
Laf lafı, konu konuyu açınca hep aynı soru sorulur Fatma Girik’e. Ve o da gülümseyerek cevap verir. “Evet, Memduh Bey’le evlenmeyi düşünmedik. Çünkü evlenenleri görüyoruz. Yeniden dünyaya gelsem, gene sinema sanatçısı olurum, gene Memduh Ün’e aşık olurum. Aramızda hiçbir anlaşma yoktu. Şart şurt yoktu. İmza filan yoktu. Ama birbirimizin damarına basmamaya özen gösterirdik. Ona karşı çok büyük bir saygım oldu. Dünya bir yana Memduh bir yana. Onunla tanıştığımda o kadar gençtim ki ben. Yalanı dolanı yoktu Memduh’un. Sözünün eriydi, aslan gibi adamdı. Zaten yılışık adamı da ben hiç sevmem ki.”
Futboldan sinemaya
Her zaman konuşmayan Memduh Ün, Fatma Girik konusunda sessiz kalmamıştı. Türk sinemasının koskoca Fatma Girik’ini, onca yaş farkına rağmen yarım asrı aşkın bir süre elinde tutmayı başarmış erkek şunları anlatırdı: “Tıp fakültesinde okurken, bir yandan da Beşiktaş’ta top koşturuyordum. İkisini birlikte yürütemedim ve okulu bırakınca da İstanbul’u terk ettim. Ankara’da Devlet Demir Yolları’nda işe girdim. Bu arada Ankara Demirspor’da oynamaya başladım. 26 yaşıma kadar futbol hayatım devam etti. 1947 yılında sinemayla ilişkim oldu. ‘Derman’ adlı filmde başrol oynadım. 1948 yılında Cahide Ün’le evlendim. 1954’te ise ‘Yetim Yavrular’ filmiyle yönetmenliğe başladım” diyerek anlatıyor sinema serüvenine başlamasını…
Evlensem eşim intihar edecekti
Ün, Fatma Girik ile ilişkisini anlatırken “Yıl 1959’du ve ‘Murada Ereceğiz’ adlı bir film çekiyorduk. Köy filmiydi ve Fatma’yı oynattık. Tombuldu, bu rol için uygundu. Üçüncü sınıf bir oyuncuydu o… Daha sonra ‘Ölüm Peşimizde’ filmini çektik ve arkadaşlığımız da böylece başladı” diyor. Usta yönetmen, “Benim evlenebilmem için önce boşanmam gerekiyordu. Bunca yıldır eşim boşanmaya yanaşmadı. Dahası, boşanıp Fatma’yla evlenirsem intihar edeceğini söyledi. Yapar mıydı, yapmaz mıydı bilemem. Bu nedenle de Fatma’yla nikah masasına oturamadık. Fatma’ya her zaman, her konuda güvendim ben. Ölüm bizi ayırana dek birlikteyiz” sözleriyle de aşkına nasıl sahip çıktığını dillendirdi
Tam 56 yıl süren efsanevi aşkın kahramanları Fatma Girik ve Memduh Ün, son yıllarda Bodrum’a yerleşmiş ve zamanlarını birbirlerine ayırmışlardı. İki büyük aşık, usta yönetmenin tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirene dek bir an olsun birbirlerinden ayrılmadı. Bu büyük aşkın Türk filmi tadındaki hikayesini tekrar hatırlatalım istedik…
Sevmeye devam edeceğim
Henüz 13 yaşında İstanbul Kız Lisesi’nin ortaokul üniformasıyla Memduh Ün’ün karşısına çıkan Fatma Girik, ‘Murada Ereceğiz’ filminde ünlü yönetmenle flört etmeye başladı. Yeşilçam kuralları içinde ‘artist – yönetmen’ aşkı gibi geldi herkese önceleri. Çok sürmez, gelip geçer, sona erer sanıldı. Birkaç film sonrasında biter diye beklendi, bitmedi. Ne birkaç filmde, ne akıp giden yıllarda sona erdi. Daha bir alevlendi bu aşk… Hem de nikah bile beklemeden, olanca doğallığıyla… Çocuk yaşında girdiği sinemada zirveye çıkan, Türk sinemasının doruklarına çıkan Fatma Girik, bugün 71 yaşında. Memduh Ün ise 95’indeydi… Aralarındaki yaş farkı mutluluklarını hiç engellememiş, bilakis kamçılamış. Aşktan söz açılınca Fatma Girik duygularını hiç gizlemezdi: “Aşkımız hayatta oldukça sürecek, kuşkunuz olmasın. Kimse onun gözüyle beni, benim gözümle onu göremezdi. Ölüm bizi ayıramayacak, çünkü geride kalan sevmeye devam edecek. Hâlâ üzerime bir giysi alacaksam, ayna karşısına geçip ‘Acaba Memduh beğenir mi?’ diye düşünüyorum. Birbirimize söyleyecek sözümüz hâlâ bitmedi…”
Nikah aşkın garantisi değil
Laf lafı, konu konuyu açınca hep aynı soru sorulur Fatma Girik’e. Ve o da gülümseyerek cevap verir. “Evet, Memduh Bey’le evlenmeyi düşünmedik. Çünkü evlenenleri görüyoruz. Yeniden dünyaya gelsem, gene sinema sanatçısı olurum, gene Memduh Ün’e aşık olurum. Aramızda hiçbir anlaşma yoktu. Şart şurt yoktu. İmza filan yoktu. Ama birbirimizin damarına basmamaya özen gösterirdik. Ona karşı çok büyük bir saygım oldu. Dünya bir yana Memduh bir yana. Onunla tanıştığımda o kadar gençtim ki ben. Yalanı dolanı yoktu Memduh’un. Sözünün eriydi, aslan gibi adamdı. Zaten yılışık adamı da ben hiç sevmem ki.”
Futboldan sinemaya
Her zaman konuşmayan Memduh Ün, Fatma Girik konusunda sessiz kalmamıştı. Türk sinemasının koskoca Fatma Girik’ini, onca yaş farkına rağmen yarım asrı aşkın bir süre elinde tutmayı başarmış erkek şunları anlatırdı: “Tıp fakültesinde okurken, bir yandan da Beşiktaş’ta top koşturuyordum. İkisini birlikte yürütemedim ve okulu bırakınca da İstanbul’u terk ettim. Ankara’da Devlet Demir Yolları’nda işe girdim. Bu arada Ankara Demirspor’da oynamaya başladım. 26 yaşıma kadar futbol hayatım devam etti. 1947 yılında sinemayla ilişkim oldu. ‘Derman’ adlı filmde başrol oynadım. 1948 yılında Cahide Ün’le evlendim. 1954’te ise ‘Yetim Yavrular’ filmiyle yönetmenliğe başladım” diyerek anlatıyor sinema serüvenine başlamasını…
Evlensem eşim intihar edecekti
Ün, Fatma Girik ile ilişkisini anlatırken “Yıl 1959’du ve ‘Murada Ereceğiz’ adlı bir film çekiyorduk. Köy filmiydi ve Fatma’yı oynattık. Tombuldu, bu rol için uygundu. Üçüncü sınıf bir oyuncuydu o… Daha sonra ‘Ölüm Peşimizde’ filmini çektik ve arkadaşlığımız da böylece başladı” diyor. Usta yönetmen, “Benim evlenebilmem için önce boşanmam gerekiyordu. Bunca yıldır eşim boşanmaya yanaşmadı. Dahası, boşanıp Fatma’yla evlenirsem intihar edeceğini söyledi. Yapar mıydı, yapmaz mıydı bilemem. Bu nedenle de Fatma’yla nikah masasına oturamadık. Fatma’ya her zaman, her konuda güvendim ben. Ölüm bizi ayırana dek birlikteyiz” sözleriyle de aşkına nasıl sahip çıktığını dillendirdi