Türkiye, Suriye'de Bayırbucak Türkmenleri'ne yönelik saldırılara tepkili. Hem Suriye rejimine hem de Rusya'ya sert mesajlar gönderen Başbakan Davutoğlu, "Bu saldırıları en şiddetli şekilde kınıyoruz" dedi. Rusya'nın Ankara Büyükelçisi de bakanlığa çağrıldı ve kendisine Ankara'nın rahatsızlığı iletildi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Tevfik İleri Anadolu İmam Hatip Lisesi ziyareti sonrası, basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Başbakan Davutoğlu, bir gazetecinin "Suriye'de Türkmen köylerine yönelik kara harekatına" ilişkin sorusuna şu yanıtı verdi:
"Dün gece boyu bizzat bu mesele ile ilgilendim. Son günlerde özellikle Bayırbucak bölgesinde, Suriye halkına genelde ama özelde de Türkmen kardeşlerimize dönük olarak çok yoğun bir saldırı söz konusu. Dün gece, bütün gece boyunca askeri, istihbari ve diplomatik birimlerimizle değerlendirmeler yaptık. Her şeyden önce şunu ifade etmek isterim; Bu saldırı dahi Suriye rejiminin ne kadar kanlı ve barbar olduğunu ortaya çıkarmıştır. Tamamıyla sivillere dönük bir saldırıdır. Rus uçaklarının katıldığı bilgisi de söz konusu. Onun için dün gece vakti itibarıyla Dışişleri Bakanımıza Rus Büyükelçisi'nin bakanlığa çağırılarak gerekli bilgilendirme ve gerekli girişimlerde bulunulması talimatı verdim. Gece Rusya Büyükelçisi de bu anlamda bakanlığımıza çağrıldı. Kendilerine çok açık bir ifadeyle eğer Rus Hava Kuvvetleri ve Rusya'da askeri bir mevcudiyeti DEAŞ'a karşı mücadele edecekse bunu DEAŞ'a karşı yapmalılar."
Türkiye sınırında, Suriyeli sivil halkın saldırılar karşısında Türkiye'ye yönelerek, yeni bir mülteci akımı ortaya çıkması durumunda bundan herkesin sorumlu olacağına dikkati çeken Davutoğlu, Suriye rejimini bir kez daha uyararak, Türkiye'nin Türkmen, Arap, Kürt hiç bir ayrım yapmadan sınırlarına yakın yerlerde sivillere yapılan saldırılara anında tepki verdiğini söyledi.
Bayırbucak bölgesindeki doktorlarla bizzat görüştüğünü aktaran Davutoğlu, orada bulunan Usame Ablak Hastanesi'nde de şu anda 40 Türkmenin yaralı olduğunu kaydetti.
Köy köy meselenin takibinde olunduğunu anlatan Davutoğlu, "Rusya tarafı da bu anlamda Türkiye'nin hassasiyeti olan bölgelerin, köylerin bildirilmesi konusunda da bir görüşme oldu. Birincisi, sivil halka karşı yapılan her türlü saldırıya karşıyız. İkincisi, sınır boylarımızda yeni mülteci dalgası oluşturacak saldırılara zaten karşıyız. Üçüncüsü de Bayırbucak Türkmenleri asırlarca orada yaşamış kardeşlerimizdir, diğer Suriyeliler gibi. Onlara dönük bu barbarca saldırıyı en şiddetli şekilde kınıyoruz ve bu konuda da herkesi duyarlı davranmaya bir kez daha davet ediyoruz. 'Teröre karşı mücadele veriyoruz' iddiasıyla oradaki Türkmen, Arap, Kürt kardeşlerimize dönük yapılan katliamları da kimse meşru kılamaz" değerlendirmesinde bulundu.
MALİ'DEKİ OTEL BASKINI
Mali'de gerçekleştirilen otel baskınına ilişkin bir soru üzerine Davutoğlu, Dışişleri Bakanı Feridun Sinirlioğlu ile görüştüğünü, bölgede büyükelçiliğin kriz masası oluşturduğunu söyledi.
Olayda otelde bulunan 7 Türk vatandaşından 5'inin kurtarıldığını bildiren Davutoğlu, "Diğer iki vatandaşımızla da iletişimimiz var. Sağlıkları, sıhhatleri iyi. O bakımdan bir sıkıntı yok. İnşallah onların da kurtarılması için yoğun bir çaba içerisindeyiz. Dediğim gibi 7 vatandaşımızın 5'i salimen kurtarıldı. Diğer ikisini de inşallah önümüzdeki süre içerisinde kurtarma çalışmalarımız devam ediyor" diye konuştu.
Saldırıyı kimin yaptığına ilişkin bir bilgisinin bulunup bulunmadığı sorusuna Davutoğlu, "Daha değil. Daha netleşen bir bilgi yok" yanıtını verdi.
YENİ HÜKÜMET ÇALIŞMALARI
"Kabinenin açıklanması sürecinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile aralarında kriz olduğu yönünde iddialara" ilişkin bir soru üzerine Davutoğlu, 1 Kasım seçimlerinin büyük bir olgunlukla gerçekleştiğini, şimdi de normal sürecin işlediğini belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, yemin töreninin ardından, kendisini hükümet kurmakla görevlendirdiğini hatırlatan Davutoğlu, şunları kaydetti:
"Geçmişte de bu görevlendirmeler sonrasında değişik günler içerisinde yani 4-5 gün, bir hafta sürenler de olur, Meclis Başkanı adayları ortaya çıkıyor, Meclis Başkanlığı seçimini yapacağız. Kriz meselesine gelince, vallahi bizim basınımız kriz çıkarmak ve bakan çıkarmak konusuna baya mahir. Benim bilmediğim krizleri, benim bilmediğim bakan isimlerini de ortaya atabiliyorlar. Tabii her türlü yorum bu anlamda yapılabilir ama Cumhurbaşkanlığı makamı ile Başbakanlık makamı arasında, Sayın Cumhurbaşkanıyla benim aramda her zaman çok sağlıklı bir iletişim olmuştur.
Sayın Cumhurbaşkanımızın İstanbul'da programı vardı, benim de Ankara'da yürütmem gereken... İşte MYK toplantısını gerçekleştirdim. Tek tek MYK üyelerimizle istişare ettim. İnşallah Sayın Cumhurbaşkanımız da Ankara'ya intikal ettiğinde oturup, her zaman olduğu gibi Bakanlar Kurulunu en kısa sürede açıklayacağız. Ama dediğim gibi gazeteleri okuduğumda, bazı haberleri dinlediğimde ben de hayret ediyorum. Ne kadar çabuk bakanlar tayin edilirmiş ve ne çabuk kriz çıkarılırmış. İnşallah en kısa zamanda bu Bakanlar Kurulunu açıklarız."