Anasayfa
Galatasaray, şampiyonluk yolunda rakipleri lider Beşiktaş’ın 11, ikinci Fenerbahçe’nin 10 puan gerisinde kalırken, 3 puanlı sistemde ilk kez böylesi bir çöküş yaşadı. İki rakibinden birden uzak ara kalmak Galatasaray için alışıldık bir durum değil.
Teknik direktör Mustafa Denizli demeç ve söylemleri ile hala şampiyonluk yarışından kopmadıklarını ve Galatasaray’sız bir zirve yarışının olmayacağını iddia etse de Sarı Kırmızılı ekibin iki rakibiyle birden puan farkını kapatıp öne geçmesi, mucizelere bağlı. Sadece Galatasaray’ın kazanmasının yetmeyeceği Beşiktaş ve Fenerbahçe’nin ilk yarı performanslarının çok altında olmaları gerekiyor.
EKSİKLER GÖRÜLEMEDİ
Galatasaray geçtiğimiz Mayıs ayında 4. yıldızı takarken, başkan Dursun Özbek’de 8 aylık yöneticilik deneyiminin ardından başkanlık koltuğunu oturmuştu. Başkan’ın yöneticilik deneyimi kesinlikle yetersizdi. Teknik direktör Hamza Hamzaoğlu’da ilk kez büyük takımı çalıştırmasına rağmen futbolcu olarak da hizmet ettiği kulübe teknik adam olarak da 3 kupa birden kazandırmıştı. Ancak kazanılan 3 kupada büyük pay sahibi olan Hamza Hamzaoğlu’nun yine de baskının çok daha yoğun olduğu büyük takım çalıştırma deneyimi yetersizdi.
Şampiyon takımın futbol kalitesi olarak istenilen düzeyde olmadığı ve takımın ciddi olarak takviye edilmesi gerçeği gün gibi sırıtıyordu. Üstelik Galatasaray ligin en yaşlı takımı olarak da göze çarpıyordu. Yaşı 30’u geçmiş oyunculara ise 3-4 milyon Euro ortalama yıllık ücretler ödeniyordu. Haziran- Temmuz transfer döneminde Yönetim ve Hamza Hamzaoğlu uyum içinde olamadılar. Hamza Hamzaoğlmu orta alana Jan Paul Karacan ve Bilal Kısa transferlerini yeterli görmüştü. Üstelik yönetimle verdiği raporda Melo’nun da kesinlikle satılmasını istiyordu. Melo ile sözleşme uzatıldığında ise Hamza Hamzaoğlu neredeyse istifa etme noktasına gelmişti. Transferin son gününde Melo satıldığında ise Hamzaoğlu hemen kabul etmiş ve ardından daha önce transferini istemediği Kevin Grosskreutz’a onay vermek zorunda kalmıştı.
GALATASARAY SAHA DIŞINDA KAYBETTİ
Galatasaray’ın sezonun ilk yarısında yaşadığı hüsranın asıl nedeni saha dışında yaşadığı kaos, deneyimsizlik ve beceriksizliğin eseri idi. Melo gibi bir oyuncu transferin son gününde kaybederken, yerine transfer edilen Grosskreutz’un lisans işlemlerinin yetiştirilememesi 11 puanlık farkın, bariz saha dışı faktörüydü. Tüm bunlar Dursun Özbek Yönetimi ile Hamzaoğlu arasındaki uyumsuzluğun eseri idi.
DURSUN ÖZBEK HAMZAOĞLU’NU GEÇEN SEZON KOVUYORDU
Galatasaray son 3 yılda 3 başkan 5 teknik direktör eskitirken, Hamza Hamzaoğlu Mustafa Denizli değişimi kimilerine göre bu sezonun Galatasaray adına kırılma noktası olarak görebilir.
Hamzaoğlu’nun beklenmedik anda gönderilmesinin nedeni başkan Dursun Özbek’in aslında genç teknik adama hiç güvenmediğinin göstergesiydi. galatasaray geçen sezon Avni Aker’de Trabzonspor’a yenildiği ve şampiyonluk şansını zora soktuğu dönemde dursun Özbek Hamzaoğlu’nu gönderip, Mustafa Denizli’yi göreve getirmek istedi. Ancak henüz başkan seçilmemişti ve seçime hazırlanıyordu. Seçim kurmayları Özbek’e “Eğer şampiyonluk kaçarsa, Hamzaoğlu’nu gönderdin diye neden gösterilebilir ve bu yüzden seçimi bile kaybedebilirsin” taktiğini iletti. Bu yüzden Dursun Özbek Hamzaoğlu ile devam edilmesine ses çıkarmadı. Gelen 3 kupa ise birçok hata ve günah ve pisliklerin halının altına süpürülmesine neden oldu.
PODOLSKİ DIŞINDA TRANSFERLER HAYAL KIRIKLIĞI
Galatasaray kadrosundaki Bruma, Abramat, Telles ve Melo’yu gönderirken, Podolski, Bilal, Jan Paul Karacan, Rodriquez, Caroleve Denayer ve Grosskreutz ile kadrosunu güçlendirdiğini sandı! Kadronun güçlendiğini düşünen safların en başında da teknik direktör Hamza Hamzaoğlu geliyordu. Grosskreutz fiyaskosu ise Canaydın dönemi Frank Ribery, Ünal Aysal dönemi İzed Hajroviç fiyaskolarının bir kopyası idi adeta. Borç batağındaki kulüp, parasını verdiği oyuncuya forma giydiremedi.
Galatasaray lige deplasmanda Sivas beraberliği ile girerken sahasında oynadığı Osmanlı maçını kaybederken, yine Arena’da Mersinidmanyurdu’na yenilmekten güçlükle kurtulmuş 1-1’lik skora razı olmuştu.
Şampiyonlar Ligi’nde harika bir kura çekerek oluşabilecek en zayıf gruplardan birinde de yer almıştı Sarı Kırmızılı ekip. Arena’da Atletico Madrid yenilgisi ve grubun en zayıfı Astana ile deplasmanda oynanan maçtaki berbat futbol yönetimin sabrını taşındı ve Hamzaoğlu’na “İlk İhtar” gitti “Hemen rapor ver”. Yönetimin Hamza Hamzaoğlu’ndan rapor istemesi Galatasaray’daki çatırdamanın artık ayyuka çıkmasıydı. Hamzaoğlu rapor vermemekte direndi. Ardından deplasmanda Trabzon galibiyeti ve Benfica zaferi Hamzaoğlu’nun biraz ömrünü uzattı. Kadıköy’de kötü oynamasına rağmen Fenerbahçe’den Olcay’ın kafa golü ile alınan puan sarı-kırmızılıları yeniden şampiyonluk rüyasını canlandırmıştı.
HAMZAOĞLU’NA DURSUN FRENİ
Galatasaray yeni transferlerden bir türlü beklenen katkıyı alamasa da ligde zirveden kopmadan yoluna 10. haftaya kadar devam etti. Ancak Chedjou, Denayer ve Carole’ün sakatlıkları Sarı Kırmızılı ekibin savunma zaaflarını daha artırdı. Rize’de 90. dakikaya 3-2 önde giren Galatasaray 90 artılarda 4-3 geriye düşünce teknik direktör Hamza Hamzaoğlu’nun yaptığı yapmadığı saha içi değişiklikleri yine tartışılmaya başlandı.
Takımı şampiyon yaptığı sezonda bile 3 ayrı maçta hatalarından ötürü özür dileyen Hamzaoğlu artık özür dilemiyordu ama hatalarında da ısrar ediyordu. Rize’deki son dakika yıkımının ardından Galatasaray Arena’da yine son dakikada yenilen golle Antalya maçında 2 puan kaybetti. Bu maç sonrası golcüler tartışılırken Umut Bulut’un sözleşmesinin yapılan mukavele gereği otomatik olarak uzaması yönetim ile Hamzaoğlu arasındaki gerginliğin fitilini çekti. Herkesin bildiği Umut’u koruyan demeç Başkan Dursun Özbek’in tansiyonunu 18’lere yükseltmişti. Arena’ya çağrılan Hamzaoğlu ile Dursun Özbek yüksek tansiyonda tartışmalı bir konuşma yaptılar ve Dursun Özbek Hamzaoğlu’na “Yeter artık burada dur” dedi.
DENİZLİ ÇARE OLABİLECEK Mİ?
Mustafa Denizli ile birlikte Galatasaray’da bir olumlu gelişme olduğu da söylenemez. Hatta rakipler ile puan farkı daha da arttı. Mustafa Denizli’nin zor bir dönemde geldiği ve üstelik sakatlıklarla birlikte birçok sorunun büyüdüğünü de görmemiz gerek.
Galatasaray şimdi devre arasında olabildiğince transfer yaparak takımını güçlendirme amacında. Yapılan transferlerin takıma uyumu ve katkı sağlaması durumunda Galatasaray sezonun ilk yarısındaki berbat performansını yukarı çekebilir. Ancak birçok unsurun ve şans faktörünün de Mustafa Denizli’li sarı-kırmızılıların yanında olması gerekiyor. Ya da Galatasaray Yönetimi ile birlikte Mustafa Denizli’nin gerçeği görüp bu sezonu yok sayıp gelecek sezonlara dönük yatırım yapması gerekiyor. Bu ayrım ise Galatasaray’da yine günü ve kendilerini kurtarmak ya da kulübün geleceğini kurtarmak adına olacak. Tercih Dursun Özbek ve Mustafa Denizli’nin.
Teknik direktör Mustafa Denizli demeç ve söylemleri ile hala şampiyonluk yarışından kopmadıklarını ve Galatasaray’sız bir zirve yarışının olmayacağını iddia etse de Sarı Kırmızılı ekibin iki rakibiyle birden puan farkını kapatıp öne geçmesi, mucizelere bağlı. Sadece Galatasaray’ın kazanmasının yetmeyeceği Beşiktaş ve Fenerbahçe’nin ilk yarı performanslarının çok altında olmaları gerekiyor.
EKSİKLER GÖRÜLEMEDİ
Galatasaray geçtiğimiz Mayıs ayında 4. yıldızı takarken, başkan Dursun Özbek’de 8 aylık yöneticilik deneyiminin ardından başkanlık koltuğunu oturmuştu. Başkan’ın yöneticilik deneyimi kesinlikle yetersizdi. Teknik direktör Hamza Hamzaoğlu’da ilk kez büyük takımı çalıştırmasına rağmen futbolcu olarak da hizmet ettiği kulübe teknik adam olarak da 3 kupa birden kazandırmıştı. Ancak kazanılan 3 kupada büyük pay sahibi olan Hamza Hamzaoğlu’nun yine de baskının çok daha yoğun olduğu büyük takım çalıştırma deneyimi yetersizdi.
Şampiyon takımın futbol kalitesi olarak istenilen düzeyde olmadığı ve takımın ciddi olarak takviye edilmesi gerçeği gün gibi sırıtıyordu. Üstelik Galatasaray ligin en yaşlı takımı olarak da göze çarpıyordu. Yaşı 30’u geçmiş oyunculara ise 3-4 milyon Euro ortalama yıllık ücretler ödeniyordu. Haziran- Temmuz transfer döneminde Yönetim ve Hamza Hamzaoğlu uyum içinde olamadılar. Hamza Hamzaoğlmu orta alana Jan Paul Karacan ve Bilal Kısa transferlerini yeterli görmüştü. Üstelik yönetimle verdiği raporda Melo’nun da kesinlikle satılmasını istiyordu. Melo ile sözleşme uzatıldığında ise Hamza Hamzaoğlu neredeyse istifa etme noktasına gelmişti. Transferin son gününde Melo satıldığında ise Hamzaoğlu hemen kabul etmiş ve ardından daha önce transferini istemediği Kevin Grosskreutz’a onay vermek zorunda kalmıştı.
GALATASARAY SAHA DIŞINDA KAYBETTİ
Galatasaray’ın sezonun ilk yarısında yaşadığı hüsranın asıl nedeni saha dışında yaşadığı kaos, deneyimsizlik ve beceriksizliğin eseri idi. Melo gibi bir oyuncu transferin son gününde kaybederken, yerine transfer edilen Grosskreutz’un lisans işlemlerinin yetiştirilememesi 11 puanlık farkın, bariz saha dışı faktörüydü. Tüm bunlar Dursun Özbek Yönetimi ile Hamzaoğlu arasındaki uyumsuzluğun eseri idi.
DURSUN ÖZBEK HAMZAOĞLU’NU GEÇEN SEZON KOVUYORDU
Galatasaray son 3 yılda 3 başkan 5 teknik direktör eskitirken, Hamza Hamzaoğlu Mustafa Denizli değişimi kimilerine göre bu sezonun Galatasaray adına kırılma noktası olarak görebilir.
Hamzaoğlu’nun beklenmedik anda gönderilmesinin nedeni başkan Dursun Özbek’in aslında genç teknik adama hiç güvenmediğinin göstergesiydi. galatasaray geçen sezon Avni Aker’de Trabzonspor’a yenildiği ve şampiyonluk şansını zora soktuğu dönemde dursun Özbek Hamzaoğlu’nu gönderip, Mustafa Denizli’yi göreve getirmek istedi. Ancak henüz başkan seçilmemişti ve seçime hazırlanıyordu. Seçim kurmayları Özbek’e “Eğer şampiyonluk kaçarsa, Hamzaoğlu’nu gönderdin diye neden gösterilebilir ve bu yüzden seçimi bile kaybedebilirsin” taktiğini iletti. Bu yüzden Dursun Özbek Hamzaoğlu ile devam edilmesine ses çıkarmadı. Gelen 3 kupa ise birçok hata ve günah ve pisliklerin halının altına süpürülmesine neden oldu.
PODOLSKİ DIŞINDA TRANSFERLER HAYAL KIRIKLIĞI
Galatasaray kadrosundaki Bruma, Abramat, Telles ve Melo’yu gönderirken, Podolski, Bilal, Jan Paul Karacan, Rodriquez, Caroleve Denayer ve Grosskreutz ile kadrosunu güçlendirdiğini sandı! Kadronun güçlendiğini düşünen safların en başında da teknik direktör Hamza Hamzaoğlu geliyordu. Grosskreutz fiyaskosu ise Canaydın dönemi Frank Ribery, Ünal Aysal dönemi İzed Hajroviç fiyaskolarının bir kopyası idi adeta. Borç batağındaki kulüp, parasını verdiği oyuncuya forma giydiremedi.
Galatasaray lige deplasmanda Sivas beraberliği ile girerken sahasında oynadığı Osmanlı maçını kaybederken, yine Arena’da Mersinidmanyurdu’na yenilmekten güçlükle kurtulmuş 1-1’lik skora razı olmuştu.
Şampiyonlar Ligi’nde harika bir kura çekerek oluşabilecek en zayıf gruplardan birinde de yer almıştı Sarı Kırmızılı ekip. Arena’da Atletico Madrid yenilgisi ve grubun en zayıfı Astana ile deplasmanda oynanan maçtaki berbat futbol yönetimin sabrını taşındı ve Hamzaoğlu’na “İlk İhtar” gitti “Hemen rapor ver”. Yönetimin Hamza Hamzaoğlu’ndan rapor istemesi Galatasaray’daki çatırdamanın artık ayyuka çıkmasıydı. Hamzaoğlu rapor vermemekte direndi. Ardından deplasmanda Trabzon galibiyeti ve Benfica zaferi Hamzaoğlu’nun biraz ömrünü uzattı. Kadıköy’de kötü oynamasına rağmen Fenerbahçe’den Olcay’ın kafa golü ile alınan puan sarı-kırmızılıları yeniden şampiyonluk rüyasını canlandırmıştı.
HAMZAOĞLU’NA DURSUN FRENİ
Galatasaray yeni transferlerden bir türlü beklenen katkıyı alamasa da ligde zirveden kopmadan yoluna 10. haftaya kadar devam etti. Ancak Chedjou, Denayer ve Carole’ün sakatlıkları Sarı Kırmızılı ekibin savunma zaaflarını daha artırdı. Rize’de 90. dakikaya 3-2 önde giren Galatasaray 90 artılarda 4-3 geriye düşünce teknik direktör Hamza Hamzaoğlu’nun yaptığı yapmadığı saha içi değişiklikleri yine tartışılmaya başlandı.
Takımı şampiyon yaptığı sezonda bile 3 ayrı maçta hatalarından ötürü özür dileyen Hamzaoğlu artık özür dilemiyordu ama hatalarında da ısrar ediyordu. Rize’deki son dakika yıkımının ardından Galatasaray Arena’da yine son dakikada yenilen golle Antalya maçında 2 puan kaybetti. Bu maç sonrası golcüler tartışılırken Umut Bulut’un sözleşmesinin yapılan mukavele gereği otomatik olarak uzaması yönetim ile Hamzaoğlu arasındaki gerginliğin fitilini çekti. Herkesin bildiği Umut’u koruyan demeç Başkan Dursun Özbek’in tansiyonunu 18’lere yükseltmişti. Arena’ya çağrılan Hamzaoğlu ile Dursun Özbek yüksek tansiyonda tartışmalı bir konuşma yaptılar ve Dursun Özbek Hamzaoğlu’na “Yeter artık burada dur” dedi.
DENİZLİ ÇARE OLABİLECEK Mİ?
Mustafa Denizli ile birlikte Galatasaray’da bir olumlu gelişme olduğu da söylenemez. Hatta rakipler ile puan farkı daha da arttı. Mustafa Denizli’nin zor bir dönemde geldiği ve üstelik sakatlıklarla birlikte birçok sorunun büyüdüğünü de görmemiz gerek.
Galatasaray şimdi devre arasında olabildiğince transfer yaparak takımını güçlendirme amacında. Yapılan transferlerin takıma uyumu ve katkı sağlaması durumunda Galatasaray sezonun ilk yarısındaki berbat performansını yukarı çekebilir. Ancak birçok unsurun ve şans faktörünün de Mustafa Denizli’li sarı-kırmızılıların yanında olması gerekiyor. Ya da Galatasaray Yönetimi ile birlikte Mustafa Denizli’nin gerçeği görüp bu sezonu yok sayıp gelecek sezonlara dönük yatırım yapması gerekiyor. Bu ayrım ise Galatasaray’da yine günü ve kendilerini kurtarmak ya da kulübün geleceğini kurtarmak adına olacak. Tercih Dursun Özbek ve Mustafa Denizli’nin.
