Paracelsus’un ‘ilaç ile zehir arasındaki fark dozudur’ sözünü hatırlatan Diyetisyen Doç. Dr. Barış Öztürk, zeytinin bunun güzel bir örneği olduğunu söyledi. Bazı mesajların vatandaşlarca yanlış anlaşıldığını ifade eden Öztürk, sözlerini şöyle sürdürdü:
SINIRSIZCA TÜKETMEYİN
“Sık sık gündemimize geliyor ama bazı mesajlar halkımız tarafından yanlış anlaşılıyor ve yararlı olduğuna göre hiçbir zararı olmaz düşüncesiyle zeytini ve yağını sınırsızca tüketme gayretine giriyoruz. Tükettiğimiz tüm besinler kendine özgü fonksiyonlara sahiptir ama insan hayatına giren ilk besin karma ve kompleks yapısıyla anne sütünü hiçbir besin ile kıyaslamak mümkün değildir. Çünkü yapısında zeytinyağında olmayan EPA ve DHA gibi beyin gelişimi için çok önemli olan yağ asitlerinin yanında çok çeşitli fonksiyonlar barındıran proteinler ve karbonhidrat türlerinin yanında çok vitamin-minerali ve birçok yararlı bileşiği barındırmaktadır.”
VİTAMİN DEPOSU
Sofraların vazgeçilmezi, özellikle kahvaltılarda tüketilen güzellik besini zeytinin vücut sağlığı için son derece önemli olduğuna dikkat çeken diyetisyen Öztürk, “Başta E vitamini olmak üzere A, D, K vitaminleri, kalsiyum, magnezyum, fosfor gibi mineraller ve tekli doymamış yağ asitleri içerir. Kalp hastalıkları önlemeden cildi güzelleştirmeye kadar yararları olan zeytin içeriğinde bulunan maddeler sayesinde vücuda sağlık ve güzellik getirir. Hiçbir bitkisel besin kolesterol içermediğinden zeytinyağı da kolesterol içermeyen bir besindir.” dedi.
DOYMAMIŞ YAĞ ASİTLERİ VE FENOLİK BİLEŞENLER İÇERİYOR
Başta E vitamini olmak üzere doymamış yağ asitleri ve fenolik bileşenler içeren zeytinin cildi besleyip güzelleştirdiğini, saçları güçlendirip parlaklık kazandırdığını anlatan Doç. Dr. Barış Öztürk, şöyle devam etti: “Hücre yenilenmesine de katkıda bulunan zeytin, doku ve organların yaşlanmasını geciktirir. Daha genç, dinamik ve güzel görünmeyi sağlar. Çocuklarda beyin gelişimini de destekleyen zeytin, içerdiği kalsiyumla kemiklerin gelişimi ve diş sağlığı için önemlidir. Yaşlılarda kemik erimesini (osteoporoz) önler. Bitkisel besin olan zeytin kolesterol içermez. İçerdikleri zengin tekli doymamış yağ asitleri zeytinin yağ kalitesini oluşturur ve kalp damar hastalıklarına karşı koruyucu özellik kazandırır. Kan kolesterolünü, LDL (kötü kolesterol) ve trigliserit düzeylerini düşürür ve HDL (iyi kolesterol) düzeyini arttırarak kalp krizi riskini düşürür. Antioksidan özelliğiyle birçok kanser riskini azaltır, mide, pankreas ve prostat kanserine karşı koruyucudur.”
1 GRAM YAĞ 9 KALORİ
Yağın 1 gramının 9 kalori enerji sağladığını kaydeden Doç. Dr. Barış Öztürk, “Zeytinin yağ içeriği ve enerji değeri yüksek olduğundan belirli miktarda ve bilinçli tüketilmesi önemlidir. Diyetisyenler günlük enerjinin en fazla yüzde 30’unun yağlardan sağlanmasını öneriyoruz. Ama bu yüzde 30’un da en fazla üçte birinin zeytinyağında bulunan tekli doymamış yağ asitlerinden gelecek şekildediyet veriyoruz. Geri kalan ikinci üçte birinin et ve süt tüketimi ile aldığımız doymuş yağ asitlerinden ve son üçte birlik kısmın ise ayçiçek yağı, ceviz fındık ve balık yağında bulunan çoklu doymamış yağ asitlerinden oluşmasını istiyoruz. Bunu isteyen biz değiliz bilimsel gerçekler. Gereğinden fazla tüketimi kilo artışına sebep olabilir ve sağlık açısından risk oluşturabilir. Günlük 20-25 gramı geçmeyecek şekilde tüketildiğinde zeytinin tüm olumluluğundan yararlanmak mümkündür. Porsiyon kontrolü sağlandığında, günde 1 porsiyon zeytin; 5-7 adet tüketilebilir.” diye konuştu.
SINIRSIZCA TÜKETMEYİN
“Sık sık gündemimize geliyor ama bazı mesajlar halkımız tarafından yanlış anlaşılıyor ve yararlı olduğuna göre hiçbir zararı olmaz düşüncesiyle zeytini ve yağını sınırsızca tüketme gayretine giriyoruz. Tükettiğimiz tüm besinler kendine özgü fonksiyonlara sahiptir ama insan hayatına giren ilk besin karma ve kompleks yapısıyla anne sütünü hiçbir besin ile kıyaslamak mümkün değildir. Çünkü yapısında zeytinyağında olmayan EPA ve DHA gibi beyin gelişimi için çok önemli olan yağ asitlerinin yanında çok çeşitli fonksiyonlar barındıran proteinler ve karbonhidrat türlerinin yanında çok vitamin-minerali ve birçok yararlı bileşiği barındırmaktadır.”
VİTAMİN DEPOSU
Sofraların vazgeçilmezi, özellikle kahvaltılarda tüketilen güzellik besini zeytinin vücut sağlığı için son derece önemli olduğuna dikkat çeken diyetisyen Öztürk, “Başta E vitamini olmak üzere A, D, K vitaminleri, kalsiyum, magnezyum, fosfor gibi mineraller ve tekli doymamış yağ asitleri içerir. Kalp hastalıkları önlemeden cildi güzelleştirmeye kadar yararları olan zeytin içeriğinde bulunan maddeler sayesinde vücuda sağlık ve güzellik getirir. Hiçbir bitkisel besin kolesterol içermediğinden zeytinyağı da kolesterol içermeyen bir besindir.” dedi.
DOYMAMIŞ YAĞ ASİTLERİ VE FENOLİK BİLEŞENLER İÇERİYOR
Başta E vitamini olmak üzere doymamış yağ asitleri ve fenolik bileşenler içeren zeytinin cildi besleyip güzelleştirdiğini, saçları güçlendirip parlaklık kazandırdığını anlatan Doç. Dr. Barış Öztürk, şöyle devam etti: “Hücre yenilenmesine de katkıda bulunan zeytin, doku ve organların yaşlanmasını geciktirir. Daha genç, dinamik ve güzel görünmeyi sağlar. Çocuklarda beyin gelişimini de destekleyen zeytin, içerdiği kalsiyumla kemiklerin gelişimi ve diş sağlığı için önemlidir. Yaşlılarda kemik erimesini (osteoporoz) önler. Bitkisel besin olan zeytin kolesterol içermez. İçerdikleri zengin tekli doymamış yağ asitleri zeytinin yağ kalitesini oluşturur ve kalp damar hastalıklarına karşı koruyucu özellik kazandırır. Kan kolesterolünü, LDL (kötü kolesterol) ve trigliserit düzeylerini düşürür ve HDL (iyi kolesterol) düzeyini arttırarak kalp krizi riskini düşürür. Antioksidan özelliğiyle birçok kanser riskini azaltır, mide, pankreas ve prostat kanserine karşı koruyucudur.”
1 GRAM YAĞ 9 KALORİ
Yağın 1 gramının 9 kalori enerji sağladığını kaydeden Doç. Dr. Barış Öztürk, “Zeytinin yağ içeriği ve enerji değeri yüksek olduğundan belirli miktarda ve bilinçli tüketilmesi önemlidir. Diyetisyenler günlük enerjinin en fazla yüzde 30’unun yağlardan sağlanmasını öneriyoruz. Ama bu yüzde 30’un da en fazla üçte birinin zeytinyağında bulunan tekli doymamış yağ asitlerinden gelecek şekildediyet veriyoruz. Geri kalan ikinci üçte birinin et ve süt tüketimi ile aldığımız doymuş yağ asitlerinden ve son üçte birlik kısmın ise ayçiçek yağı, ceviz fındık ve balık yağında bulunan çoklu doymamış yağ asitlerinden oluşmasını istiyoruz. Bunu isteyen biz değiliz bilimsel gerçekler. Gereğinden fazla tüketimi kilo artışına sebep olabilir ve sağlık açısından risk oluşturabilir. Günlük 20-25 gramı geçmeyecek şekilde tüketildiğinde zeytinin tüm olumluluğundan yararlanmak mümkündür. Porsiyon kontrolü sağlandığında, günde 1 porsiyon zeytin; 5-7 adet tüketilebilir.” diye konuştu.