‘Asla Vazgeçmem’ dizisinde Yiğit Kozan karakteriyle izlediğimiz Tolgahan Sayışman, “Dizi sektörü her yıl daha kötüye gidiyor. Bölüm dakikaları uzuyor. Yayına yetiştirme telaşıyla yalap şap çekiliyor. Ne yönetmen çektiğinden, ne senarist yazdığından, ne de oyuncu oynadığından keyif alıyor. Bütün diziler birbirine benzemeye başladı” dedi.
En son Makedonya’da çekilen Elveda Rumeli’nin Manastır (Bitola)’daki setinde buluşmuştuk Mustafa rolüyle kamera önüne geçen Tolgahan Sayışman’la… Dokuz yıl sonra bu kez Etiler’de buluştuk. Bizans Oyunları’nda Prens Adonis’i ve Asla Vazgeçmem dizisinde Yiğit Kozan’ı canlandıran Sayışman’la dünden bugüne yaşadıklarını konuştuk.
- Elveda Rumeli izlenen, sevilen bir diziydi…
Farklı ve güzel bir diziydi Elveda Rumeli. O diziyi her zaman hatırlıyorum. Zaten benim köklerim de Rumeli’ye dayanıyor.
- O diziden ilk aklına gelen?..
Bir sahne vardı. Manastır’da tren istasyonundaydım. Yüzbaşı uzaktan bana “Mustafa” diye sesleniyordu. O anda yanımdan geçen bir askeri lise öğrencisi de benimle birlikte dönüp yüzbaşıya bakıyordu. Onun da adı Mustafa’ydı ve o Mustafa Kemal’di. O sahne beni çok etkilemişti. Mustafa Kemal’le yollarımızın kesiştiği o sahne oyunculuk hayatımın en güzel anısı oldu.
- O günkü Tolgahan’la bugünkünü kıyaslayalım ve karşılaştıralım mı?
Dokuz yıl önce oyunculukta belirlediğim hedeflerime çok şükür ulaştım.
Kolay olmadı ama başardım çok şükür.
- Oyunculukta tamam mısın!
Oyuncu olarak asla tamam diyemem. Öyle bir yaklaşım “Oldum, başardım” demeye gelir ki, bu da oyuncunun sonu olur. Oyunculuk sürekli bir gelişim içinde olmalıdır.
- Fiziğini, formunu nasıl koruyorsun? Çünkü hiç değişmiyorsun.
Fiziğimin dirençli ve sağlam olduğunu herkes söylüyor. Dilerim nazara gelmem. Ruh ve beden sağlığıma dikkat ediyorum. Yediğime içtiğime dikkat ediyorum, ayrıca
sigara ve alkol hayatımda yok. Gece hayatı da keza.
- Sakin ve sabırlı birisin…
Başarı, sabırla, çalışmakla ve soğukkanlılıkla gelir. Sanat dünyasında başarılı olmanız için sinirleriniz çelik gibi olmalıdır. Çünkü setlerde inanılmaz bir mücadele var, çekişme var, rekabet var. Bu ortamda çok dikkatli olmak gerekiyor.
Oyunculuğun güzelliği de bu. Farklı roller oyuncunun gelişmesini sağlar. Oyunculuk, rutine bağlanmamalıdır. Sürekli dram oynamak zorunda değilim.
- Teklifi kim yaptı?
Teklifi yapan yapımcı Şükrü Avşar oldu. Gani Müjde önce karşı çıkmış ama daha sonra tanıdıkça bana güvendi. Şimdi yeni projeler var.
- Prens Adronis’e nasıl tepkiler geldi?
Yadırgayanlar oldu ama hayranı olduğu oyuncunun farklı rollerini alkışlayanlar da elbette moral verdi. Hayranlarıma böyle bir karakteri de oynayabileceğimi kanıtladım.
- Genelde jönler ciddi rollerde olur ya!..
Jönlük değil, oyunculuk derdim var benim.
- Gelelim dizi sektörüne…
Dizi sektörüne bir dokunursan bin “Ah” işitirsin. Her yıl daha kötüye gidiyoruz. Elveda Rumeli’de oynarken 85 dakikaydı bölümler. Lale Devri’nde bölümler 120 dakikaya çıktı. Şimdi de Asla Vazgeçmem dizisinin çektiğimiz son bölümü 160 dakikaya çıktı.
- Dizilerin uzunluğundan oyuncular nasıl etkileniyor?
Sağlığımız bozuluyor. Geçen ay her sabah hastaneye uğrayıp vitamin iğnesi oldum. Diziler yalap şap çekilmeye başlandı. Ne yönetmen çektiğinden, ne senarist yazdığından, ne de oyuncu oynadığından keyif alıyor. Bütün diziler birbirine benzemeye başladı. Dizi sektörü bir tükeniş içinde. Çalışmaktan şikayetçi değilim. Derdim, kaliteli işler…
- Oyunculuğunu nasıl besliyorsun, yöntemlerin neler?
Oyunculuğumu yaşanmışlıklar besliyor. Fikirtepe’de doğup büyüdüm. Fikirtepe benim için tam bir maden oldu.
- Tolgahan Sayışman mankenlikten geldi.
Mankenlikten önce figüranlık da yaptım. Reklamlarda ve kliplerde figüran oldum.
- Kainat güzeli Almeda Abazi’yi konuşalım.
Almeda Abazi ile yaşadığım aşk benim özelim, konuşmak istemiyorum.
- Annen bu konuda bir şey demiyor mu?
Son günlerde “Mürüvvetini görmek istiyorum” demeye başladı. Babam da onu onaylıyor (gülüyor). Nikah konusunu ben de düşünüyorum ve kısmet diyorum.
- Elveda Rumeli izlenen, sevilen bir diziydi…
Farklı ve güzel bir diziydi Elveda Rumeli. O diziyi her zaman hatırlıyorum. Zaten benim köklerim de Rumeli’ye dayanıyor.
“Mustafa Kemal’le buluştum”
Bir sahne vardı. Manastır’da tren istasyonundaydım. Yüzbaşı uzaktan bana “Mustafa” diye sesleniyordu. O anda yanımdan geçen bir askeri lise öğrencisi de benimle birlikte dönüp yüzbaşıya bakıyordu. Onun da adı Mustafa’ydı ve o Mustafa Kemal’di. O sahne beni çok etkilemişti. Mustafa Kemal’le yollarımızın kesiştiği o sahne oyunculuk hayatımın en güzel anısı oldu.
- O günkü Tolgahan’la bugünkünü kıyaslayalım ve karşılaştıralım mı?
Dokuz yıl önce oyunculukta belirlediğim hedeflerime çok şükür ulaştım.
Kolay olmadı ama başardım çok şükür.
“Sigara ve alkol hayatımda yok”
Oyuncu olarak asla tamam diyemem. Öyle bir yaklaşım “Oldum, başardım” demeye gelir ki, bu da oyuncunun sonu olur. Oyunculuk sürekli bir gelişim içinde olmalıdır.
- Fiziğini, formunu nasıl koruyorsun? Çünkü hiç değişmiyorsun.
Fiziğimin dirençli ve sağlam olduğunu herkes söylüyor. Dilerim nazara gelmem. Ruh ve beden sağlığıma dikkat ediyorum. Yediğime içtiğime dikkat ediyorum, ayrıca
sigara ve alkol hayatımda yok. Gece hayatı da keza.
- Sakin ve sabırlı birisin…
Başarı, sabırla, çalışmakla ve soğukkanlılıkla gelir. Sanat dünyasında başarılı olmanız için sinirleriniz çelik gibi olmalıdır. Çünkü setlerde inanılmaz bir mücadele var, çekişme var, rekabet var. Bu ortamda çok dikkatli olmak gerekiyor.
“Sürekli dram oynayamam”
- Absürt komedi olan Bizans Oyunları filmiyle hayranlarını şaşırttın mı?Oyunculuğun güzelliği de bu. Farklı roller oyuncunun gelişmesini sağlar. Oyunculuk, rutine bağlanmamalıdır. Sürekli dram oynamak zorunda değilim.
- Teklifi kim yaptı?
Teklifi yapan yapımcı Şükrü Avşar oldu. Gani Müjde önce karşı çıkmış ama daha sonra tanıdıkça bana güvendi. Şimdi yeni projeler var.
- Prens Adronis’e nasıl tepkiler geldi?
Yadırgayanlar oldu ama hayranı olduğu oyuncunun farklı rollerini alkışlayanlar da elbette moral verdi. Hayranlarıma böyle bir karakteri de oynayabileceğimi kanıtladım.
- Genelde jönler ciddi rollerde olur ya!..
Jönlük değil, oyunculuk derdim var benim.
- Gelelim dizi sektörüne…
Dizi sektörüne bir dokunursan bin “Ah” işitirsin. Her yıl daha kötüye gidiyoruz. Elveda Rumeli’de oynarken 85 dakikaydı bölümler. Lale Devri’nde bölümler 120 dakikaya çıktı. Şimdi de Asla Vazgeçmem dizisinin çektiğimiz son bölümü 160 dakikaya çıktı.
“Ben daha önce figürandım”
Sağlığımız bozuluyor. Geçen ay her sabah hastaneye uğrayıp vitamin iğnesi oldum. Diziler yalap şap çekilmeye başlandı. Ne yönetmen çektiğinden, ne senarist yazdığından, ne de oyuncu oynadığından keyif alıyor. Bütün diziler birbirine benzemeye başladı. Dizi sektörü bir tükeniş içinde. Çalışmaktan şikayetçi değilim. Derdim, kaliteli işler…
- Oyunculuğunu nasıl besliyorsun, yöntemlerin neler?
Oyunculuğumu yaşanmışlıklar besliyor. Fikirtepe’de doğup büyüdüm. Fikirtepe benim için tam bir maden oldu.
- Tolgahan Sayışman mankenlikten geldi.
Mankenlikten önce figüranlık da yaptım. Reklamlarda ve kliplerde figüran oldum.
- Kainat güzeli Almeda Abazi’yi konuşalım.
Almeda Abazi ile yaşadığım aşk benim özelim, konuşmak istemiyorum.
- Annen bu konuda bir şey demiyor mu?
Son günlerde “Mürüvvetini görmek istiyorum” demeye başladı. Babam da onu onaylıyor (gülüyor). Nikah konusunu ben de düşünüyorum ve kısmet diyorum.