İrem Derici “Eskiden danteller kıymetli olan, değer verilen eşyaların üzerine örtülürdü. Radyoların, televizyonların, büfelerin, buzdolaplarının üstüne serilirdi… Benim Dantel’im de en değer verdiğim albümün adı oldu. Yüreğimi açtığım şarkıların üstünü Dantel’le
örttüm” dedi.
Yürümediğini, mutluluktan uçtuğunu söylüyor Dantel adlı ilk albümünü çıkaran İrem Derici. Pop müziğinin adı “Deli”ye çıkan başarılı şarkıcısıyla Gayrettepe’de buluştuğumuz otel lobisinde önce albümüyle başladık sohbetimize…
- Dantel’ini beğendiler mi?
(Gülüyor) Dantel adlı albümün her geçen gün daha da çok beğenileceğine inanıyorum. Ancak genç kızların çeyiz hazırlıkları içinde bolca yapılan dantellerden söz ediyorsan, onlarla hiç işim olmadı. Dantel yapmasını da bilmem zaten.
- Genç kızlık döneminde dikiş nakış işleri olmadı mı hiç?
Benim öyle kızsal olaylarla aram hiç iyi olmadı. Ne dantelden anlarım ne de dikiş nakıştan (gülüyor). Her zaman erkeksi bir kız oldum. Kocam bile “Mahmut abi” der bana (gülüyor). Kısacası hayatımda dantel hiç olmadı. Sözleri Ayla Çelik’e ait olan şarkıyı duyana kadar. Bana kalsa adını “Yansın Geceler” koyardım. Ancak Ayla, “Şarkıda, ‘Dantellenmiş geceler’ dediğimiz için adı Dantel olsun” dedi ve kestirip attı. Eskiden danteller kıymetli olan, değer verilen eşyaların üzerine örtülürdü. Radyoların, televizyonların, büfelerin, buzdolaplarının üstüne serilirdi… Benim Dantel’im de en değer verdiğim albümün adı oldu. Yüreğimi açtığım şarkıların üstünü Dantel’le örttüm. Bu albüm ciğerimi yedi…
- Çok mu zorladı?
Daha önceki birikimlerimi bu albüme harcadım. Kıçıma don alacak param kalmasa bile umurumda olmazdı. Üç yıl geçti, müzikteki dördüncü mücadele yılımı yaşıyorum. Bu albüm bir anlamda da sevenlerime teşekkür özelliği taşıyor.
KOCAMLA AYRILINCA ÜZÜNTÜDEN ÖLDÜM
- Rıza Esendemir’le boşanmanın eşiğine geldiniz. Evliliğin nazara mı geldi?
Evliliğim nazara gelmedi, benim geri zekalılığımdan oldu. Rıza ile aynıyız. Ben normal değilim, onun unvanı da “Arıza”. Fındık kabuğu cinsi bir konu yüzünden büyük kavga ettik, ayrıldık. Üzüntüden ölüyordum. O çok inattır. Sonunda ben aradım, barıştık. Millet birbirini boynuzluyor, tıkları çıkmıyor. Bizimki öyle de değil. Rıza ile birbirimizin kıymetini bileceğiz artık.
- Elin ağzı torba değil ki…
Biliyorum, “Ayrılık numarasıyla albümün reklamını yaptı” diyorlar. Arkamdan laf sokup sallayanlara bir rastlasam, ağızlarını burunlarını kıracağım. Benim böyle ucuz oyunlara ihtiyacım yok ki.
- 2016’da çocuk sahibi olacağını söylemiştin, kararını mı değiştirdin?
Geçen yıl öyle dedim ama anne olmak için erken. Kendim çocukken anne olmam mümkün değil. Yoksa elbette çocuk isterim.
- Kendini güzel bulmadığını söylüyorsun…
Güzelliğe takılmam. Kendimle dalga geçerim. Bu stratejim aslında. Kendimi eleştirince millete söyleyecek laf bırakmıyorum. Okan Bayülgen “Güzel ve seksi bir kadınsın. Güzel olmadığını fazla söyleme, inanırlar” dedi.
- Sezen Aksu’ya hâlâ gitmedin mi?
Sezen Aksu’nun karşısında heyecandan bayılırım diye gitmiyorum. Biz Rıza’yla ayrılınca Ah Be Ayrılık adlı bir şarkı yolladı. Ağlamaktan şiştim. Yakında heyecanımı yenip Sezen Aksu’nun yanına gideceğim, sarılacağım.
LİSEDE OKURKEN ADIM ‘DELİ İREM’Dİ
- Bu albümde farklı mısın?
Bugüne kadar yaptığım slow şarkılar hep sevildi. Patlama şarkım bir Sezen Aksu bestesi olan Düşler Ülkesinin Gelgit Akıllısı oldu. Kalbimin Tek Sahibine nedense bana “Mutlu aşk şarkılarının prensesi” ve “Düğün açılışında İrem Derici şarkısı olmazsa, o düğünden hayır beklemeyin” gibi sloganlar getirdi. Ben de bu albümü yaptım cevap olarak. Düğünlerde ilk dans için kullanılacak şarkı yok bu albümde. Ama nikahtan son anda cayanlara Evlenmene Bak adlı bir şarkım var.
- Nerden nereye…
Türkçe şarkı söylemezdim ama babam “Yeter” dedi ve ilave etti: “Sen bu ülkenin insanısın. Türkçe oku, pop oku. Entel dantel okuma”.
- Ve Dantel geldi.
Bir geldi pir geldi Dantel. YouTube’da üç dört günde bir milyonu geçti. Bu albümle özüme döndüm. Yoksa, huzurlu şarkılar söylemekten kendimi huzur evinde hissetmeye başlamıştım. Lise yıllarımda adım ‘Deli İrem’di, delinin tekiydim.
GÖZÜ OLANIN GÖZÜNÜ OYARIM
- Hangi şarkılar seni çok etkiledi?
Bu albümde yüreğime hançer saplayan bir şarkı var. 11. sırada yer alan bir Sinan Akçıl şarkısı, Bana Hiçbir Şey Olmaz. Mustafa Ceceli aranjesi, muhteşem oldu.
- Şu an geldiğin yer, hedeflediğin yer midir?
Valla bazı şeyler çok kolaylaştı. Her apartmandan bir şarkıcı çıkıyor artık. Durduğum an, yeni biri geçebilir.
- Senin rekorun var…
159 milyonluk bir rekor. Türkiye’de YouTube izlenmede ilk kez 100 milyonu geçen Kalbimin Tek Sahibine şarkısıyla ben oldum. Ayrıca üç yıldır yaptığım her şarkı sevildi. Söylediğim şarkıların yüzde 90’ını babam seçti. Babam, hayat koçum oldu.
- Allah nazardan korusun…
Gözü olanın gözünü oyarım. Ayrıca ben pek nazarı filan da iplemem.
BUNDAN SONRA BÜYÜK LAF ETMEYE TÖVBELİYİM
- İrem Derici’nin daha önce yaptığı iddialı ve ilginç bir açıklama vardı…
Ne demişim, ne demişim?
- Demişsin ki “Ben aptal mıyım, niye albüm yapayım? Boşuna para pul gidecek. Asla albüm yapmam…”
(Gülüyor). Buna tükürdüğünü yalamak diyorlar. Ancak o röportajı yapan arkadaş konuşmalarımı az biraz saptırsa da demek istediğim şuydu: “Benim gibi çömez şarkıcılar albüm yerine single yapmalı. Bu gidişle ömür boyu albüm yapmam.” Neyse şartlar değişince albümü yaptım. Artık büyük laf etmeye tövbeliyim.
- Hem büyük emek hem büyük para yatırdın… Bu yaptığın albüme güveniyor musun?
Dantel’e güveniyorum. Çünkü her şarkısını, başkası okursa kıskanırım ölçüsünde seçtim. Türk müziği de var içinde pop müziği ve arabesk de. Bir değerli ağabeyim köşesinde bu durumu “İrem her kesime oynamış” diye yazmış. Oynamıyorum, sesleniyorum. Her kesime seslenmeye de devam edeceğim. Sanatçı toplumu kucaklar. Hepimizin içinde her tür müzik sevdası var. Mesela, Ferdi Tayfur şarkısını farklı yorumladım, Türk müziği tarzındaki şarkıda babamla düet yaparken de farklı bir yorumum oldu.
- Babanla mı!
Evet, babam Hulusi Derici benden daha fazla prim yapıyor. Albümdeki altıncı şarkı Gittiğinde Anladım baba kız düetiyle pek sevildi. Mesajlar geliyor “Mübarek Zeki Müren” diye.
örttüm” dedi.
- Dantel’ini beğendiler mi?
(Gülüyor) Dantel adlı albümün her geçen gün daha da çok beğenileceğine inanıyorum. Ancak genç kızların çeyiz hazırlıkları içinde bolca yapılan dantellerden söz ediyorsan, onlarla hiç işim olmadı. Dantel yapmasını da bilmem zaten.
- Genç kızlık döneminde dikiş nakış işleri olmadı mı hiç?
Benim öyle kızsal olaylarla aram hiç iyi olmadı. Ne dantelden anlarım ne de dikiş nakıştan (gülüyor). Her zaman erkeksi bir kız oldum. Kocam bile “Mahmut abi” der bana (gülüyor). Kısacası hayatımda dantel hiç olmadı. Sözleri Ayla Çelik’e ait olan şarkıyı duyana kadar. Bana kalsa adını “Yansın Geceler” koyardım. Ancak Ayla, “Şarkıda, ‘Dantellenmiş geceler’ dediğimiz için adı Dantel olsun” dedi ve kestirip attı. Eskiden danteller kıymetli olan, değer verilen eşyaların üzerine örtülürdü. Radyoların, televizyonların, büfelerin, buzdolaplarının üstüne serilirdi… Benim Dantel’im de en değer verdiğim albümün adı oldu. Yüreğimi açtığım şarkıların üstünü Dantel’le örttüm. Bu albüm ciğerimi yedi…
- Çok mu zorladı?
Daha önceki birikimlerimi bu albüme harcadım. Kıçıma don alacak param kalmasa bile umurumda olmazdı. Üç yıl geçti, müzikteki dördüncü mücadele yılımı yaşıyorum. Bu albüm bir anlamda da sevenlerime teşekkür özelliği taşıyor.
- Rıza Esendemir’le boşanmanın eşiğine geldiniz. Evliliğin nazara mı geldi?
Evliliğim nazara gelmedi, benim geri zekalılığımdan oldu. Rıza ile aynıyız. Ben normal değilim, onun unvanı da “Arıza”. Fındık kabuğu cinsi bir konu yüzünden büyük kavga ettik, ayrıldık. Üzüntüden ölüyordum. O çok inattır. Sonunda ben aradım, barıştık. Millet birbirini boynuzluyor, tıkları çıkmıyor. Bizimki öyle de değil. Rıza ile birbirimizin kıymetini bileceğiz artık.
- Elin ağzı torba değil ki…
Biliyorum, “Ayrılık numarasıyla albümün reklamını yaptı” diyorlar. Arkamdan laf sokup sallayanlara bir rastlasam, ağızlarını burunlarını kıracağım. Benim böyle ucuz oyunlara ihtiyacım yok ki.
- 2016’da çocuk sahibi olacağını söylemiştin, kararını mı değiştirdin?
Geçen yıl öyle dedim ama anne olmak için erken. Kendim çocukken anne olmam mümkün değil. Yoksa elbette çocuk isterim.
- Kendini güzel bulmadığını söylüyorsun…
Güzelliğe takılmam. Kendimle dalga geçerim. Bu stratejim aslında. Kendimi eleştirince millete söyleyecek laf bırakmıyorum. Okan Bayülgen “Güzel ve seksi bir kadınsın. Güzel olmadığını fazla söyleme, inanırlar” dedi.
- Sezen Aksu’ya hâlâ gitmedin mi?
Sezen Aksu’nun karşısında heyecandan bayılırım diye gitmiyorum. Biz Rıza’yla ayrılınca Ah Be Ayrılık adlı bir şarkı yolladı. Ağlamaktan şiştim. Yakında heyecanımı yenip Sezen Aksu’nun yanına gideceğim, sarılacağım.
LİSEDE OKURKEN ADIM ‘DELİ İREM’Dİ
- Bu albümde farklı mısın?
Bugüne kadar yaptığım slow şarkılar hep sevildi. Patlama şarkım bir Sezen Aksu bestesi olan Düşler Ülkesinin Gelgit Akıllısı oldu. Kalbimin Tek Sahibine nedense bana “Mutlu aşk şarkılarının prensesi” ve “Düğün açılışında İrem Derici şarkısı olmazsa, o düğünden hayır beklemeyin” gibi sloganlar getirdi. Ben de bu albümü yaptım cevap olarak. Düğünlerde ilk dans için kullanılacak şarkı yok bu albümde. Ama nikahtan son anda cayanlara Evlenmene Bak adlı bir şarkım var.
- Nerden nereye…
Türkçe şarkı söylemezdim ama babam “Yeter” dedi ve ilave etti: “Sen bu ülkenin insanısın. Türkçe oku, pop oku. Entel dantel okuma”.
- Ve Dantel geldi.
Bir geldi pir geldi Dantel. YouTube’da üç dört günde bir milyonu geçti. Bu albümle özüme döndüm. Yoksa, huzurlu şarkılar söylemekten kendimi huzur evinde hissetmeye başlamıştım. Lise yıllarımda adım ‘Deli İrem’di, delinin tekiydim.
GÖZÜ OLANIN GÖZÜNÜ OYARIM
- Hangi şarkılar seni çok etkiledi?
Bu albümde yüreğime hançer saplayan bir şarkı var. 11. sırada yer alan bir Sinan Akçıl şarkısı, Bana Hiçbir Şey Olmaz. Mustafa Ceceli aranjesi, muhteşem oldu.
- Şu an geldiğin yer, hedeflediğin yer midir?
Valla bazı şeyler çok kolaylaştı. Her apartmandan bir şarkıcı çıkıyor artık. Durduğum an, yeni biri geçebilir.
- Senin rekorun var…
159 milyonluk bir rekor. Türkiye’de YouTube izlenmede ilk kez 100 milyonu geçen Kalbimin Tek Sahibine şarkısıyla ben oldum. Ayrıca üç yıldır yaptığım her şarkı sevildi. Söylediğim şarkıların yüzde 90’ını babam seçti. Babam, hayat koçum oldu.
- Allah nazardan korusun…
Gözü olanın gözünü oyarım. Ayrıca ben pek nazarı filan da iplemem.
- İrem Derici’nin daha önce yaptığı iddialı ve ilginç bir açıklama vardı…
Ne demişim, ne demişim?
- Demişsin ki “Ben aptal mıyım, niye albüm yapayım? Boşuna para pul gidecek. Asla albüm yapmam…”
(Gülüyor). Buna tükürdüğünü yalamak diyorlar. Ancak o röportajı yapan arkadaş konuşmalarımı az biraz saptırsa da demek istediğim şuydu: “Benim gibi çömez şarkıcılar albüm yerine single yapmalı. Bu gidişle ömür boyu albüm yapmam.” Neyse şartlar değişince albümü yaptım. Artık büyük laf etmeye tövbeliyim.
- Hem büyük emek hem büyük para yatırdın… Bu yaptığın albüme güveniyor musun?
Dantel’e güveniyorum. Çünkü her şarkısını, başkası okursa kıskanırım ölçüsünde seçtim. Türk müziği de var içinde pop müziği ve arabesk de. Bir değerli ağabeyim köşesinde bu durumu “İrem her kesime oynamış” diye yazmış. Oynamıyorum, sesleniyorum. Her kesime seslenmeye de devam edeceğim. Sanatçı toplumu kucaklar. Hepimizin içinde her tür müzik sevdası var. Mesela, Ferdi Tayfur şarkısını farklı yorumladım, Türk müziği tarzındaki şarkıda babamla düet yaparken de farklı bir yorumum oldu.
- Babanla mı!
Evet, babam Hulusi Derici benden daha fazla prim yapıyor. Albümdeki altıncı şarkı Gittiğinde Anladım baba kız düetiyle pek sevildi. Mesajlar geliyor “Mübarek Zeki Müren” diye.