CHP Genel Başkan Yardımcısı Bursa Milletvekili Lale Karabıyık, heyet olarak Karaman’a gittiklerini, oraya kendisinin bir anne olarak gittiğini ve orada çok elim bir hadiseyle karşılaştığını anlattı.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Bursa Milletvekili Lale Karabıyık, heyet olarak Karaman’a gittiklerini, oraya kendisinin bir anne olarak gittiğini ve orada çok elim bir hadiseyle karşılaştığını anlattı.
Dosyayı incelediğinde hüngür hüngür ağladığını söyleyen Karabıyık, “Bu olayın sadece Karaman’ın sorunu değil. Ailelerin çocukların bilgileri asla paylaşılmamalı. Travma o kadar büyük boyuttaki bunu atlatmak yıllar sürebilir” dedi. Olayla ilgili bilgiler de veren Karabıyık, “Şahıs 2 yıl süreyle bu suçu işliyor. Çocukları bir evden diğerine götürüyor. Bu çocukları gezilere de götürüyor” dedi. “O dosyadaki ifadeleri görseniz oturup ağlarsınız ben bugün hala kendime gelebilmiş değilim” diyen Karabıyık, bir çocuğun okula gitmemesi üzerine ablasının kendisini psikoloğa götürmesiyle olayın açığa çıktığını söyledi ve çocuğun kendisine hayvan pornosu izletildiğini söylediğini açıkladı. Karabıyık’ın dosyayla ilgili bu konuşması sosyal medyada gündeme oturdu.
Karabıyık, durumun psikiyatra götürülen bir çocuk sayesinde fark edildiğini aktarırken, “Doktor sorumluluğunu yerine getirerek savcıyı arıyor ve durumu beyan ediyor, bunun üstüne de bir açıklamayla, özellikle bu aileler ve çocuklar çağrılıyor ve savcının beyanına göre ilk defa aileler burada olayın gerçeğini anlıyor” diye konuştu.
T24′te yer alan habere göre, Karabıyık’ın tutanaklara yansıyan ve Karaman’daki heyet ziyaretini aktaran ifadeleri şöyle:
“Dün, biz heyet olarak Karaman’daydık. Karaman’da olma sebebimiz, bu haberlerde de gördüğünüz çok kötü hadiseyle ilgilidir. Ancak, siyaseten orada bulunmadık, ben bir anne olarak, arkadaşlarım baba olarak, toplumun bir ferdi olarak ve bu topluma karşı sorumluluklarımızın bilincinde olduğumuz için oradaydık biz. Orada çok elim bir hadiseyle karşılaştık. Sizler basından da izliyorsunuz. Ancak, bu olayın birkaç boyutuna ben burada yer vermeden geçemeyeceğim efendim.
“Bir kere, şunun çok net bilinmesini istiyorum ki biz Karaman’a gittiğimizde… Bu olay sadece Karaman’ın sorunu değil, Karaman’ın, ailelerin, söz konusu çocukların manevi şahsiyetlerinin zedelenmemesi gerekiyor. Bu nedenle, çocuklara ait bilgilerin, kimliklerin ya da adreslerin kamuoyuyla asla paylaşılmaması önemli. Zaten, bu çocukların ve ailelerin yaşadığı travma o kadar büyük boyutlarda ki belki yıllarca sürecek.
“Değerli milletvekilleri, söz konusu suçlu şahıs 2 ayrı yurtta -yurt veya ev, adına ne derseniz- iki yıl süreyle bu suçları işliyor, bir evden diğerine çocukları sürekli getirip götürüyor, bu çocukları gezilere de götürüyor. Bir iki madde okuyacağım size. Bakın, Anayasa’nın 41′inci maddesi der ki: Devlet, her türlü istismara ve şiddete karşı çocukları koruyucu tedbirler almak zorundadır. Yine, eğitim ve öğretim hakkı ve ödevi Anayasa’nın 42′nci maddesiyle devlete verilmiştir, bu sorumluluklar devlete aittir. Şimdi, başka bir madde okuyacağım, sizler de açıp bakabilirsiniz, elinizde kanunlar var. 5661 sayılı Yasa ve 652 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin ilgili maddesi diyor ki: Asla, tüzel kişilikler ve şahıslar ilkokul ve ortaokul seviyesinde yurtlar ya da bu tür evler açamazlar, yükseköğretimde ve liselerde açabilirler, ilk ve ortaokul düzeyinde bu tür evler açamazlar. Yani bu evin veya yurdun, adına ne isim veriyorsanız, asla mümkün değil açılması ve illegaldir arkadaşlar, illegal olduğu için de denetimleri mümkün değildir.
“Biz, Karaman’da Sayın Valiyle, savcıyla ve de Millî Eğitim Müdürüyle görüştük, hiçbirisinden de evin kimliği hakkında bilgi alamadık, kime ait olduğu konusunda hiçbir ipucu vermiyorlardı. Oysa dosyalarda çocukların ifadesi var. KAİMDER’e ait olduğunu, Ensar Vakfına ait olduğunu çocuklar kendi ağızlarından vurguluyorlar.
“Sayın vekiller, biz burada bir suçtan ve bir toplumsal yaradan bahsediyoruz. İnanın, o dosyadaki ifadeleri görseniz oturup siz de bir anne, baba olarak ağlarsınız. Ben bugün hâlâ kendime gelebilmiş değilim. Bu kişi iki yıl bu faaliyeti sürdürüyor, bu suçu işliyor ve bu evin alt katında ailesiyle önce bir müddet, ardından da -eşi terk edip gidiyor ama- kendisi burada yaşamaya devam ediyor. Günde iki üç saat bu çocuklarla zaman geçiriyor hatta bir başka bir ilçeye tayin oluyor, orada da çocukları misafir ettiği biliniyor. 2013-2014 yıllarında olan bu hadisenin ardından bu kişi 2015′te yine Karaman’da bir ilköğretim okulunda eğitim vermeye devam ediyor, 2015′e ait hiçbir bilgi, bulgu yok. O çocuklar bu yurttan çıkmışlar ama neden, nasıl, bu bilinmiyor.
“Değerli vekilleri, bir çocuğun okula gitmek istememesinin ardından ablası kendisini bir psikiyatriste götürüyor ve çocuk kendisine hayvan pornoları izletildiğini söylüyor. Bunun üzerine doktor sorumluluğunu yerine getirerek savcıyı arıyor ve durumu beyan ediyor, bunun üstüne de bir açıklamayla, özellikle bu aileler ve çocuklar çağrılıyor ve savcının beyanına göre ilk defa aileler burada olayın gerçeğini anlıyor. Peki, o zaman 2013-2014′te bu yurtlar niye boşaltılmıştı? Bu yurtların boşaltılmasının ardından bu kişi altı aylığına Ayrancı ilçesine becayiş olarak tayin edilmişti ama sonra tekrar gelmiştir, bunlar hep soru işareti.”
Karabıyık’ın bu dosyayla ilgili bu konuşması sosyal medyada gündeme oturdu.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Bursa Milletvekili Lale Karabıyık, heyet olarak Karaman’a gittiklerini, oraya kendisinin bir anne olarak gittiğini ve orada çok elim bir hadiseyle karşılaştığını anlattı.
Dosyayı incelediğinde hüngür hüngür ağladığını söyleyen Karabıyık, “Bu olayın sadece Karaman’ın sorunu değil. Ailelerin çocukların bilgileri asla paylaşılmamalı. Travma o kadar büyük boyuttaki bunu atlatmak yıllar sürebilir” dedi. Olayla ilgili bilgiler de veren Karabıyık, “Şahıs 2 yıl süreyle bu suçu işliyor. Çocukları bir evden diğerine götürüyor. Bu çocukları gezilere de götürüyor” dedi. “O dosyadaki ifadeleri görseniz oturup ağlarsınız ben bugün hala kendime gelebilmiş değilim” diyen Karabıyık, bir çocuğun okula gitmemesi üzerine ablasının kendisini psikoloğa götürmesiyle olayın açığa çıktığını söyledi ve çocuğun kendisine hayvan pornosu izletildiğini söylediğini açıkladı. Karabıyık’ın dosyayla ilgili bu konuşması sosyal medyada gündeme oturdu.
Karabıyık, durumun psikiyatra götürülen bir çocuk sayesinde fark edildiğini aktarırken, “Doktor sorumluluğunu yerine getirerek savcıyı arıyor ve durumu beyan ediyor, bunun üstüne de bir açıklamayla, özellikle bu aileler ve çocuklar çağrılıyor ve savcının beyanına göre ilk defa aileler burada olayın gerçeğini anlıyor” diye konuştu.
T24′te yer alan habere göre, Karabıyık’ın tutanaklara yansıyan ve Karaman’daki heyet ziyaretini aktaran ifadeleri şöyle:
“Dün, biz heyet olarak Karaman’daydık. Karaman’da olma sebebimiz, bu haberlerde de gördüğünüz çok kötü hadiseyle ilgilidir. Ancak, siyaseten orada bulunmadık, ben bir anne olarak, arkadaşlarım baba olarak, toplumun bir ferdi olarak ve bu topluma karşı sorumluluklarımızın bilincinde olduğumuz için oradaydık biz. Orada çok elim bir hadiseyle karşılaştık. Sizler basından da izliyorsunuz. Ancak, bu olayın birkaç boyutuna ben burada yer vermeden geçemeyeceğim efendim.
“Bir kere, şunun çok net bilinmesini istiyorum ki biz Karaman’a gittiğimizde… Bu olay sadece Karaman’ın sorunu değil, Karaman’ın, ailelerin, söz konusu çocukların manevi şahsiyetlerinin zedelenmemesi gerekiyor. Bu nedenle, çocuklara ait bilgilerin, kimliklerin ya da adreslerin kamuoyuyla asla paylaşılmaması önemli. Zaten, bu çocukların ve ailelerin yaşadığı travma o kadar büyük boyutlarda ki belki yıllarca sürecek.
“Değerli milletvekilleri, söz konusu suçlu şahıs 2 ayrı yurtta -yurt veya ev, adına ne derseniz- iki yıl süreyle bu suçları işliyor, bir evden diğerine çocukları sürekli getirip götürüyor, bu çocukları gezilere de götürüyor. Bir iki madde okuyacağım size. Bakın, Anayasa’nın 41′inci maddesi der ki: Devlet, her türlü istismara ve şiddete karşı çocukları koruyucu tedbirler almak zorundadır. Yine, eğitim ve öğretim hakkı ve ödevi Anayasa’nın 42′nci maddesiyle devlete verilmiştir, bu sorumluluklar devlete aittir. Şimdi, başka bir madde okuyacağım, sizler de açıp bakabilirsiniz, elinizde kanunlar var. 5661 sayılı Yasa ve 652 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin ilgili maddesi diyor ki: Asla, tüzel kişilikler ve şahıslar ilkokul ve ortaokul seviyesinde yurtlar ya da bu tür evler açamazlar, yükseköğretimde ve liselerde açabilirler, ilk ve ortaokul düzeyinde bu tür evler açamazlar. Yani bu evin veya yurdun, adına ne isim veriyorsanız, asla mümkün değil açılması ve illegaldir arkadaşlar, illegal olduğu için de denetimleri mümkün değildir.
“Biz, Karaman’da Sayın Valiyle, savcıyla ve de Millî Eğitim Müdürüyle görüştük, hiçbirisinden de evin kimliği hakkında bilgi alamadık, kime ait olduğu konusunda hiçbir ipucu vermiyorlardı. Oysa dosyalarda çocukların ifadesi var. KAİMDER’e ait olduğunu, Ensar Vakfına ait olduğunu çocuklar kendi ağızlarından vurguluyorlar.
“Sayın vekiller, biz burada bir suçtan ve bir toplumsal yaradan bahsediyoruz. İnanın, o dosyadaki ifadeleri görseniz oturup siz de bir anne, baba olarak ağlarsınız. Ben bugün hâlâ kendime gelebilmiş değilim. Bu kişi iki yıl bu faaliyeti sürdürüyor, bu suçu işliyor ve bu evin alt katında ailesiyle önce bir müddet, ardından da -eşi terk edip gidiyor ama- kendisi burada yaşamaya devam ediyor. Günde iki üç saat bu çocuklarla zaman geçiriyor hatta bir başka bir ilçeye tayin oluyor, orada da çocukları misafir ettiği biliniyor. 2013-2014 yıllarında olan bu hadisenin ardından bu kişi 2015′te yine Karaman’da bir ilköğretim okulunda eğitim vermeye devam ediyor, 2015′e ait hiçbir bilgi, bulgu yok. O çocuklar bu yurttan çıkmışlar ama neden, nasıl, bu bilinmiyor.
“Değerli vekilleri, bir çocuğun okula gitmek istememesinin ardından ablası kendisini bir psikiyatriste götürüyor ve çocuk kendisine hayvan pornoları izletildiğini söylüyor. Bunun üzerine doktor sorumluluğunu yerine getirerek savcıyı arıyor ve durumu beyan ediyor, bunun üstüne de bir açıklamayla, özellikle bu aileler ve çocuklar çağrılıyor ve savcının beyanına göre ilk defa aileler burada olayın gerçeğini anlıyor. Peki, o zaman 2013-2014′te bu yurtlar niye boşaltılmıştı? Bu yurtların boşaltılmasının ardından bu kişi altı aylığına Ayrancı ilçesine becayiş olarak tayin edilmişti ama sonra tekrar gelmiştir, bunlar hep soru işareti.”
Karabıyık’ın bu dosyayla ilgili bu konuşması sosyal medyada gündeme oturdu.