Sanatçı ve yönetmen Mahsun Kırmızıgül, Twitter hesabı üzerinden kendisine yönelik suçlamarla ilgili bir açıklamada bulundu. Kırmızıgül, “Sizler beni tanıyorsunuz. Geçmişten bugüne söylediğim şarkılarda, çektiğim filmlerin içinde hep barış, sevgi mesajları vardı. Kimi zaman şarkılar söyledim, kimi zaman filmler yazıp yönettim. Ama en önemlisi hiç kimseyi kırmadım, üzmedim, zarar vermedim. Bana atılan çirkin ve ahlaksız iftiralara üzülmeyin. Sizler benim nasıl bir yüreğe sahip olduğumu biliyorsunuz. Bana iftira atanlar şunu bilmeliler. Benim ölümlere, savaşlara ve her türlü zulme karşı, barıştan yana olduğumu bütün ülke biliyor” ifadelerinde bulundu.
Ne paralelin ne terörün ne de zulm edenlerin adamı olmadığını söyleyen Kırmızıgül, “Dün ne isem bugün de oyum. Ben insanları dilinden, dininden, renginden mezhebinden dolayı asla ayırmadım” dedi.
İşte Mahsun Kırmızıgül’ün açıklamalarının tamamı
Sizler beni tanıyorsunuz. Geçmişten bugüne söylediğim şarkılarda, çektiğim filmlerin içinde hep barış, sevgi mesajları vardı. Kimi zaman şarkılar söyledim, kimi zaman filmler yazıp yönettim. Ama en önemlisi hiç kimseyi kırmadım, üzmedim, zarar vermedim. Bana atılan çirkin ve ahlaksız iftiralara üzülmeyin. Sizler benim nasıl bir yüreğe sahip olduğumu biliyorsunuz. Bana iftira atanlar şunu bilmeliler. Benim ölümlere, savaşlara ve her türlü zulme karşı, Barış’tan yana olduğumu bütün ülke biliyor.
“BEN DÜN NE İSEM BUGÜN DE OYUM”
Ben ne paralelin, ne terörün, ne de zulm edenlerin adamı olmadım. Ben sınırları kaldırılmış özgür bir dünyayı düşlerken hiç bir zaman ayrımcılık yapmadım. Dün ne isem bugün de oyum. Ben insanları dilinden, dininden, renginden mezhebinden dolayı asla ayırmadım.
“23 YIL BOYUNCA ŞEHİT ANNELERİ İLE KARDEŞLİK TÜRKÜSÜ SÖYLEDİM”
Bu ülkenin yedi bölgesinde tam 23 yıl boyunca şehit anneleri ile birlikte kardeşlik türküsü ve barış türküleri söyledim. Ben şehit annelerinin acısını da, doğudaki annelerin içindeki derin yarayı da, göçe zorlanmış insanların dramını da, çocukları polis ve askerde olan acılı ve sabırlı anne babaların yüreğini de, faili meçhule kurban gitmiş ailelerin dramınıda iyi bilirim.
“HAYATTA ONURUMLA, GÜZEL İŞLER YAPMAKTAN BAŞKA DERDİM OLMADI”
Ben zalimlerin, ahlaksızların, katillerin, adaletsiz olanların, hak yiyen menfaatperestlerin hep karşısında durdum. Ben her zaman acılarla bezenmiş temiz, suskun, onurlu, dürüst, yoksul insanların yanında yer aldım. Şu kısacık hayatta onurumla, güzel ve kalıcı işler yapmaktan başka bir derdim olmadı. Para pul, şan şöhret hiç umurumda olmadı. Derdim para olsaydı sahneye çıkarak, jürilik yaparak, dizilerde oynayarak, albümler yaparak milyon dolarlarım olabilirdi. Ama istemedim. Beni siyasetin kirli sularında yıkamaya çalışan zavallıların Allah gözlerini doyursun.
“AHLAKSIZCA KARALAYARAK HİÇBİR YERE VARAMAYIZ”
Ben ölene kadar barışın, birlik ve beraberliğin, hukukun, demokrasinin ve temiz insanların yanında olacağım. Savaşarak, öldürerek, dökerek, yıkarak, korkutarak, kin ve düşmanlıkla hiç bir güç, hiç bir şeyi çözemez. Bizden olmayanı, bizimle aynı düşünmeyeni, bizim düşüncelerimizi savunmayan insanları, menfaatlerimize uymayanları, düşman belleyerek, her türlü kötülüğü yaparak, iftiralar atarak, ahlaksızca karalayarak, hiçbir yere varamayız
Geleceğe birlik beraberlik içinde, kardeşçe, güvenle ve dimdik yürümek varken, bizler her gün ölüm sesleri ile uyanıyorsak, bu sorunu çözmek öncelikle siyasetçilere ve devlet büyüklerine ve bizlere düşer. Her şey gönlünüzce olsun. Umut ve barış sizlerle olsun.
Ne paralelin ne terörün ne de zulm edenlerin adamı olmadığını söyleyen Kırmızıgül, “Dün ne isem bugün de oyum. Ben insanları dilinden, dininden, renginden mezhebinden dolayı asla ayırmadım” dedi.
İşte Mahsun Kırmızıgül’ün açıklamalarının tamamı
Sizler beni tanıyorsunuz. Geçmişten bugüne söylediğim şarkılarda, çektiğim filmlerin içinde hep barış, sevgi mesajları vardı. Kimi zaman şarkılar söyledim, kimi zaman filmler yazıp yönettim. Ama en önemlisi hiç kimseyi kırmadım, üzmedim, zarar vermedim. Bana atılan çirkin ve ahlaksız iftiralara üzülmeyin. Sizler benim nasıl bir yüreğe sahip olduğumu biliyorsunuz. Bana iftira atanlar şunu bilmeliler. Benim ölümlere, savaşlara ve her türlü zulme karşı, Barış’tan yana olduğumu bütün ülke biliyor.
“BEN DÜN NE İSEM BUGÜN DE OYUM”
Ben ne paralelin, ne terörün, ne de zulm edenlerin adamı olmadım. Ben sınırları kaldırılmış özgür bir dünyayı düşlerken hiç bir zaman ayrımcılık yapmadım. Dün ne isem bugün de oyum. Ben insanları dilinden, dininden, renginden mezhebinden dolayı asla ayırmadım.
“23 YIL BOYUNCA ŞEHİT ANNELERİ İLE KARDEŞLİK TÜRKÜSÜ SÖYLEDİM”
Bu ülkenin yedi bölgesinde tam 23 yıl boyunca şehit anneleri ile birlikte kardeşlik türküsü ve barış türküleri söyledim. Ben şehit annelerinin acısını da, doğudaki annelerin içindeki derin yarayı da, göçe zorlanmış insanların dramını da, çocukları polis ve askerde olan acılı ve sabırlı anne babaların yüreğini de, faili meçhule kurban gitmiş ailelerin dramınıda iyi bilirim.
“HAYATTA ONURUMLA, GÜZEL İŞLER YAPMAKTAN BAŞKA DERDİM OLMADI”
Ben zalimlerin, ahlaksızların, katillerin, adaletsiz olanların, hak yiyen menfaatperestlerin hep karşısında durdum. Ben her zaman acılarla bezenmiş temiz, suskun, onurlu, dürüst, yoksul insanların yanında yer aldım. Şu kısacık hayatta onurumla, güzel ve kalıcı işler yapmaktan başka bir derdim olmadı. Para pul, şan şöhret hiç umurumda olmadı. Derdim para olsaydı sahneye çıkarak, jürilik yaparak, dizilerde oynayarak, albümler yaparak milyon dolarlarım olabilirdi. Ama istemedim. Beni siyasetin kirli sularında yıkamaya çalışan zavallıların Allah gözlerini doyursun.
“AHLAKSIZCA KARALAYARAK HİÇBİR YERE VARAMAYIZ”
Ben ölene kadar barışın, birlik ve beraberliğin, hukukun, demokrasinin ve temiz insanların yanında olacağım. Savaşarak, öldürerek, dökerek, yıkarak, korkutarak, kin ve düşmanlıkla hiç bir güç, hiç bir şeyi çözemez. Bizden olmayanı, bizimle aynı düşünmeyeni, bizim düşüncelerimizi savunmayan insanları, menfaatlerimize uymayanları, düşman belleyerek, her türlü kötülüğü yaparak, iftiralar atarak, ahlaksızca karalayarak, hiçbir yere varamayız
Geleceğe birlik beraberlik içinde, kardeşçe, güvenle ve dimdik yürümek varken, bizler her gün ölüm sesleri ile uyanıyorsak, bu sorunu çözmek öncelikle siyasetçilere ve devlet büyüklerine ve bizlere düşer. Her şey gönlünüzce olsun. Umut ve barış sizlerle olsun.