Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş) Genel Başkanı Ergün Atalay Bireysel Emeklilik Sistemi'ne (BES) otomatik katılımı öngören düzenleme ile işçiden yapılacak zorunlu kesintinin çalışanın reel gelirinin azalmasına ve iş barışının bozulmasına yol açacağını söyledi.
Türkiye'nin düşük olan tasarruf oranını düşürerek cari açığı kontrol altına almak için 2013 yılında bireysel emeklilik katılımcılarına yüzde 25 devlet katkısı getirilmişti.
Hükümet tasarruf oranının artırmak için yeni işe girenlerden otomatik olarak BES'e katılımını sağlamak için belirli bir süre zorunlu bir kesinti yapılması öngörüyor.
OVP'ye göre tasarrufların GSYH'ya oranı 2015 sonunda yüzde 14.6; 2016'da yüzde 16.1 olarak hedefleniyor. 2000'li yıllarda yüzde 24 seviyelerinde olan bu oran, BES'e devlet katkısı öncesinde yüzde 13'lere gerilemişti.
Atalay yaptığı yazılı açıklamada, "Devletin resmi verilerine göre bir kişinin asgari aylık geçim maliyeti net 1,600 TL olarak belirlenmişken aylık net asgari ücret 1,300 TL olarak kararlaştırılmıştır. Her ay 300 TL eksik ücret alan çalışandan ayrıca 100 TL zorunlu bireysel emeklilik kesintisi yapılması, çalışanları açlığa mahkum etmektir" dedi.
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek BES'e otomatik katılımda çalışmanın tamamlanması ardından meclise gönderileceğini söylemişti.
Atalay uygulamada ısrar edilmesinin, iş barışının bozulması ve çalışanların reel gelirinin azalması gibi sonuçlar doğuracağını belirterek,
"Bu uygulama işgücü piyasasına zarar verecektir. OECD ülkeleri içerisinde yıllık ancak 10,000 dolar ile reel asgari ücretin en düşük seviyelerde olduğu Türkiye için bu şekilde tasarrufların artırılması rasyonel olmayacaktır. Bunun yerine kullanılabilir gelirin artırılması üzerinden bir politika bileşeni üretilmelidir" dedi.
Türkiye'nin düşük olan tasarruf oranını düşürerek cari açığı kontrol altına almak için 2013 yılında bireysel emeklilik katılımcılarına yüzde 25 devlet katkısı getirilmişti.
Hükümet tasarruf oranının artırmak için yeni işe girenlerden otomatik olarak BES'e katılımını sağlamak için belirli bir süre zorunlu bir kesinti yapılması öngörüyor.
OVP'ye göre tasarrufların GSYH'ya oranı 2015 sonunda yüzde 14.6; 2016'da yüzde 16.1 olarak hedefleniyor. 2000'li yıllarda yüzde 24 seviyelerinde olan bu oran, BES'e devlet katkısı öncesinde yüzde 13'lere gerilemişti.
Atalay yaptığı yazılı açıklamada, "Devletin resmi verilerine göre bir kişinin asgari aylık geçim maliyeti net 1,600 TL olarak belirlenmişken aylık net asgari ücret 1,300 TL olarak kararlaştırılmıştır. Her ay 300 TL eksik ücret alan çalışandan ayrıca 100 TL zorunlu bireysel emeklilik kesintisi yapılması, çalışanları açlığa mahkum etmektir" dedi.
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek BES'e otomatik katılımda çalışmanın tamamlanması ardından meclise gönderileceğini söylemişti.
Atalay uygulamada ısrar edilmesinin, iş barışının bozulması ve çalışanların reel gelirinin azalması gibi sonuçlar doğuracağını belirterek,
"Bu uygulama işgücü piyasasına zarar verecektir. OECD ülkeleri içerisinde yıllık ancak 10,000 dolar ile reel asgari ücretin en düşük seviyelerde olduğu Türkiye için bu şekilde tasarrufların artırılması rasyonel olmayacaktır. Bunun yerine kullanılabilir gelirin artırılması üzerinden bir politika bileşeni üretilmelidir" dedi.