CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Muğla’nın Bodrum ilçesinde düzenlenen mitingde konuştu.
Kemal Kılıçdaroğlu, şu ifadeleri kullandı:
OHAL ilan edildi. İstediklerini kamudan atıyorlar, istedikleri kurumları kapatıyorlar. 12 Eylül’de kurumlar kapatılmıyor, faaliyetleri yasaklanıyordu. Biz bu darbenin üstesinden geleceğiz. Şimdi dikta yönetimini getirmek istiyorlar. Cumhuriyeti, parlamentoyu işlemez hale getirecekler. CHP, buna evet der mi? Sonuna kadar mücadele edeceğiz. Cumhuriyeti demokrasiyle taçlandıracağız. Biz mücadelemizi birlikte götüreceğiz.
Diyorlar ki ‘rejim değişmiyor’. Bal gibi Türkiye’de rejimi değiştirmek istiyorlar, parlamentoyu işlemez hale getirmek istiyorlar. Fesh etme yetkisini Mustafa Kemal Atatürk’e vermek istemişlerdi, 127 oyla reddedildi. Gazi Mustafa Kemal’e verilmeyen yetkiyi diktatöre mi vereceğiz? Demokrasi, insan hakları oylanmaz. Başkomutanlık yetkisini de bir kişiye verelim diyorlar. Buna izin vermeyeceğiz. Bedeli ne olursa olursun.
Bu ülkenin aydınlığı, cumhuriyeti, bayrağı, insanı için her türlü fedakarlığa katlanmaya razıyız. Biz büyük laflar edip, arkasında durmayan insanlardan değiliz. O Ankara’daki beyler bunu bilsin, gereğini yapacağız.
Bütün şehit annelerine sesleniyorum, bunlar iki yüzlü; şehitler ve gaziler arasında ayrım yaptılar. Bunlar da vicdan, ahlak, din iman var mı? Emin olun yok. Bütün şehitler ve gaziler ile yakınları bizimdir. Polise sıkılan her kurşun millete sıkılmıştır. Her mazluma, her vatandaşa, her hak arayana sahip çıkmak zorundayız.
Biz bu güzel ülkede birlikte huzur içinde yaşamak istiyoruz. Kavga etmek istemiyoruz. Kimsenin etnik kimliği, inancı, yaşam tarzı üzerinden siyaset yapmıyoruz.
Anayasa değişikliğine karşı çıkacağız. Bu sorun aynı zamanda kendisini milliyetçi olarak görenlerin, kendisini Atatürkçü olarak görenlerin, samimi müslüman olanların, işçinin, emekçinin, işadamının, sanayicinin, ev hanımının, üniversite hocalarınındır. Sorun CHP’nin değil, Türkiye’nin sorunudur. Türkiye’nin demokratikleşme konusunda CHP’ye destek verilmesini istiyoruz. Mücadelemiz hayırlı olsun.
Sayın Binali Yıldırım’a, Meclis Başkanı’na çağrı yapmak isterim. Görüşmeleri sonlandırsın ve Türkiye’yi bu ayıptan kurtarsınlar. Bunu yaptıkları takdirde onlara saygı duyacağız.
Kemal Kılıçdaroğlu, şu ifadeleri kullandı:
OHAL ilan edildi. İstediklerini kamudan atıyorlar, istedikleri kurumları kapatıyorlar. 12 Eylül’de kurumlar kapatılmıyor, faaliyetleri yasaklanıyordu. Biz bu darbenin üstesinden geleceğiz. Şimdi dikta yönetimini getirmek istiyorlar. Cumhuriyeti, parlamentoyu işlemez hale getirecekler. CHP, buna evet der mi? Sonuna kadar mücadele edeceğiz. Cumhuriyeti demokrasiyle taçlandıracağız. Biz mücadelemizi birlikte götüreceğiz.
Diyorlar ki ‘rejim değişmiyor’. Bal gibi Türkiye’de rejimi değiştirmek istiyorlar, parlamentoyu işlemez hale getirmek istiyorlar. Fesh etme yetkisini Mustafa Kemal Atatürk’e vermek istemişlerdi, 127 oyla reddedildi. Gazi Mustafa Kemal’e verilmeyen yetkiyi diktatöre mi vereceğiz? Demokrasi, insan hakları oylanmaz. Başkomutanlık yetkisini de bir kişiye verelim diyorlar. Buna izin vermeyeceğiz. Bedeli ne olursa olursun.
Bu ülkenin aydınlığı, cumhuriyeti, bayrağı, insanı için her türlü fedakarlığa katlanmaya razıyız. Biz büyük laflar edip, arkasında durmayan insanlardan değiliz. O Ankara’daki beyler bunu bilsin, gereğini yapacağız.
Bütün şehit annelerine sesleniyorum, bunlar iki yüzlü; şehitler ve gaziler arasında ayrım yaptılar. Bunlar da vicdan, ahlak, din iman var mı? Emin olun yok. Bütün şehitler ve gaziler ile yakınları bizimdir. Polise sıkılan her kurşun millete sıkılmıştır. Her mazluma, her vatandaşa, her hak arayana sahip çıkmak zorundayız.
Biz bu güzel ülkede birlikte huzur içinde yaşamak istiyoruz. Kavga etmek istemiyoruz. Kimsenin etnik kimliği, inancı, yaşam tarzı üzerinden siyaset yapmıyoruz.
Anayasa değişikliğine karşı çıkacağız. Bu sorun aynı zamanda kendisini milliyetçi olarak görenlerin, kendisini Atatürkçü olarak görenlerin, samimi müslüman olanların, işçinin, emekçinin, işadamının, sanayicinin, ev hanımının, üniversite hocalarınındır. Sorun CHP’nin değil, Türkiye’nin sorunudur. Türkiye’nin demokratikleşme konusunda CHP’ye destek verilmesini istiyoruz. Mücadelemiz hayırlı olsun.
Sayın Binali Yıldırım’a, Meclis Başkanı’na çağrı yapmak isterim. Görüşmeleri sonlandırsın ve Türkiye’yi bu ayıptan kurtarsınlar. Bunu yaptıkları takdirde onlara saygı duyacağız.