Sual: Peygamber efendimiz, çekirgeyi, idrar süzme organı olduğu için böbrekleri, kanlı olan dalak ve ciğeri yemediği gibi, yine bir kanlı hayvan olan tavşanı yemediği söyleniyor. Bunları haram olduğu için mi yememiştir?
CEVAP
Hayır, böbrek, ciğer, dalak haram değildir, helaldir.
Çekirge de helaldir. (Buhari, Müslim, Tirmizi, Ebu Davud)
Başka bir hadis-i şerifte de şöyle buyurmuştur:
(Çekirgeyi ne yerim, ne de, haram kılarım.) [İbni Mace, Ebu Davud]
Resulullah efendimizin yememesi onu haram kılmaz. Soğan sarımsak da yemezdi. Yenmesi için izin vermiştir.
Tavşan eti de helaldir. (Dürer, Mecma’ul-enhür)
Abdüllah ibni Abbas hazretleri buyurdu ki:
Resulullahla otururken, bir köylü, tavşan kebabı hediye getirdi. Bize, (Yiyin) buyurdu.
Muhammed bin Safvan dedi ki:
İki tavşan yakaladım, kestim. Resulullaha sordum. İkisini de yememi emretti. (Bedayi)
Hazret-i Enes anlatır:
Avladığımız tavşanı Ebu Talha’ya getirdim. O da, tavşanı keskin bir taşla kesti. “Şu budu Resulullaha götür” dedi. Hemen götürdüm. Resulullah onu yedi. (Buhari, Müslim, Ebu Davud, Tirmizi, Nesai)
Hazret-i Cabir anlatır:
Kavmimden biri, taşla kestiği tavşanı, Resulullaha soruncaya kadar bekletti. Efendimiz yemesini emretti. (Tirmizi)
Halid İbn-ül Huveyris hazretleri anlatır:
Bir adam, avladığı tavşanı Abdullah İbni Ömer’e, “bunun eti yenir mi” diye sordu. O da, "Bir tavşan Resulullaha getirildi. Ne yedi, ne de yenmesini yasakladı, tavşanın hayız gördüğüne inanıyordu" dedi. (Ebu Davud)
Bu hadis-i şerifler de, tavşanın helal olduğunu bildirmektedir.
CEVAP
Hayır, böbrek, ciğer, dalak haram değildir, helaldir.
Çekirge de helaldir. (Buhari, Müslim, Tirmizi, Ebu Davud)
Başka bir hadis-i şerifte de şöyle buyurmuştur:
(Çekirgeyi ne yerim, ne de, haram kılarım.) [İbni Mace, Ebu Davud]
Resulullah efendimizin yememesi onu haram kılmaz. Soğan sarımsak da yemezdi. Yenmesi için izin vermiştir.
Tavşan eti de helaldir. (Dürer, Mecma’ul-enhür)
Abdüllah ibni Abbas hazretleri buyurdu ki:
Resulullahla otururken, bir köylü, tavşan kebabı hediye getirdi. Bize, (Yiyin) buyurdu.
Muhammed bin Safvan dedi ki:
İki tavşan yakaladım, kestim. Resulullaha sordum. İkisini de yememi emretti. (Bedayi)
Hazret-i Enes anlatır:
Avladığımız tavşanı Ebu Talha’ya getirdim. O da, tavşanı keskin bir taşla kesti. “Şu budu Resulullaha götür” dedi. Hemen götürdüm. Resulullah onu yedi. (Buhari, Müslim, Ebu Davud, Tirmizi, Nesai)
Hazret-i Cabir anlatır:
Kavmimden biri, taşla kestiği tavşanı, Resulullaha soruncaya kadar bekletti. Efendimiz yemesini emretti. (Tirmizi)
Halid İbn-ül Huveyris hazretleri anlatır:
Bir adam, avladığı tavşanı Abdullah İbni Ömer’e, “bunun eti yenir mi” diye sordu. O da, "Bir tavşan Resulullaha getirildi. Ne yedi, ne de yenmesini yasakladı, tavşanın hayız gördüğüne inanıyordu" dedi. (Ebu Davud)
Bu hadis-i şerifler de, tavşanın helal olduğunu bildirmektedir.