Tekin’in kardeş gibi sevdiği bilenen katil zanlısı 20 yaşındaki Abdullah Koyuncu, “Dertleşmek için gittim, yemeğe gideceğini söyleyerek konuşmak istemeyince kolundan tutup çektim. Yere düşüp başını çarptı” dedi.
Merkez Seyhan İlçesi’nin Sümer Mahallesi’nde stüdyo dairede oturan ve parfümeri mağazasında müdür olarak çalışan Ayça Tekin’den haber alamayan yakınları, geçen 21 Nisan’da erkek arkadaşı E.B. ile gittikleri evin giriş kapısını çilingire açtırıp, kilitli olan yatak odası kapısını da kırarak girdikleri banyoda, genç kızın cesedini buldu. Üzerinde gece kıyafeti bulunan yüzünde de yere çarpma nedeniyle kanama olduğu belirlenen genç kızın cesedi otopsi için Adana Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. Cinayet Bürosu ekipleri, yatak odasının kapısında olmayan anahtarı salondaki çekmecede bulunca ’cinayet şüphesi’ oluştu. Genç kızın evinden tablet bilgisayarı, cep telefonu ve giriş kapısının anahtarının da alındığını belirleyen polis, cinsel taciz üzerinde durdu. Ancak, yapılan otopside genç kızın beyin kanaması sonucu öldüğü, bakire olması ve herhangi bir cinsel saldırı izine rastlanmaması üzerine hırsızlık amacıyla cinayetin işlenmiş olabileceğini düşünen polis, katilin rahat hareket etmesini sağlamak için ’kalp krizi’ sonucu öldüğünü duyurdu.
KARDEŞ GİBİ SEVDİĞİ GENÇ KATİLİ OLDU
Binanın güvenlik kamerası kayıtlarını inceleyen polis, bir gencin Ayça Tekin’in evine sık geldiğini saptadı. Polis, bu kişinin Tekin ile bir dönem birlikte çalışan Abdullah Koyuncu olduğunu belirledi. Abdullah Koyuncu’yu bulmak için çalışma başlatan ekipler, şüpheliyi merkez Yüreğir İlçesi’nin Kazım Karabekir Mahallesi’ndeki evinde yakaladı. Gözaltına alınan Koyuncu suçunu itiraf etti. Cinayet gününü ayrıntıları ile anlatan Abdullah Koyuncu ifadesinde, “Abla kardeş gibiydik. Onun her işine koştum, her istediğinde yanına gittim. Beni kardeş gibi seviyordu. Ailemle aramızda sorun çıktı, rahatlamak içimi dökmek istiyordum. Konuşmak için evine gittiğimde bana, ’Sonra konuşalım yemeğe gideceğim’ diyerek yatak odasına gidip makyaj yapmaya başladı. Ben de öfkelendim, kolundan tutup çekince düşüp başını betona vurdu. Kendinden geçti, bunun üzerine ayılıp benden şikayetçi olacağını düşünerek başını ve vücudunu tekmeledim” dedi.
CENAZESİNE GİDECEKTİM, KORKTUM
Ayça Tekin’in öldüğünden emin olunca korkup paniğe kapıldığını ileri süren Abdullah Koyuncu, cesedi banyoda bırakıp, kapısını kapattığını, yatak odasını da kilitleyip anahtarını salondaki çekmeceye koyduğunu anlattı. Genç kızın cep telefonu ile tablet bilgisayarını da alıp evden çıktığını kaydeden Koyuncu, “Motosikletle gelmiştim. Evden çıkınca çalıştıramadım, 2 arkadaşıma telefon ettim, gelip beni almalarını söyledim. 10-15 dakika sonra geldiler. Onlara olayı anlatmadım. Mahalleye gidince, Ayça’nın cep telefonu ile tabletini kırdım, ama hafıza kartlarını yanıma aldım. Evin anahtarını da sulama kanalına attım. Cenaze törenine katılmayı çok isterdim. Ama dikkat çekeceğinden korktum, bu yüzden gitmedim. Ben onu ablam gibi seviyordum. Böyle olmasını istemezdim çok pişmanım” diye konuştu. Ekipler sulama kanalından evin anahtarını, bilgisayar ve cep telefonunun parçalarını zanlının da attığını söylediği yerde bulup, dosyaya ekledi. Katil zanlısı, ifadesinin ardından adliyeye sevk edildi.