Asuman ARANCA/ANKARA
MİT TIR’larının durdurulmasına yönelik soruşturmada hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkan 5 şüpheliden savcı Özcan Şişman, 7 Mayıs’ta Tarsus 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nce tutuklandı.
Adana F tipi kapalı cezaevine gönderilen Savcı Özcan Şişman yazılı bir açıklama yaptı. Şişman, “Beni ve meslektaşlarımı hedef alanların yaptıklarını necip milletimiz bilseydi onları tükrüğe boğarlardı” dedi.
Hukukun askıya alındığı bugün, birilerinin talimatıyla haysiyet cellatlığı yapılmıştır. Tutuklanmamız yetmemiş, bizleri rencide etmeye ve linç etmeye çalışmışlardır. Yunan askerlerine esir olsaydık bu kadar gayri insani davranmazlardı. Kanuna aykırı şekilde tutuklanmamıza karar verildikten sonra, CMK’nın hükümlerini hiçe sayan başta Tarsus ilçe emniyet müdürü Haydar Çelik ve onun talimatlarıyla hareket eden polis memurlarını Allah’a havale ediyorum. Kanuna aykırı emri uygulayanların, bir gün hukuk önünde hesap vereceğini unutmamaları gerekir.
Devletimizin itibarını satanlar, bunu bizim görmemizi bahane ederek kendilerini kurtarmak için, bizde hiçbir leke görmedikleri ve suçlandığımız sözde suçlarla ilgili hiç bir kanıt olmadığı halde, bir çadır tiyatrosu aracı kılınarak, bizlerden intikam almışlardır.
Elmas, çamura düşmekle değerinden bir şey kaybetmez. Hakkın yılmaz savunucusu olmanın bir bedeli varsa bunu seve seve öderim. Bunun karşılığı Yusuf olmaksa amenna.
Bizi kanuna aykırı olarak derdest edenlerin ödeyeceği bedel için Allah’ı vekil tayin ettik. Bize zulmedenleri O’na havale ediyoruz.
77 milyon milletimize hesabını veremeyeceğim hiçbir faaliyetim olmadı. Bana isnat edilen suçlarla alakalı aleyhimde tek bir delil olması halinde mesleğimden derhal istifa etmeye hazırım. Bunu, bizi sorgulayanlar da çok iyi bilmelerine rağmen, 23 klasör olduğu söylenen dosyayı bir günde incelediklerini iddia ederek yakalanmamıza ve tutuklanmamıza karar vermişlerdir. Bu bile yapılanın sözde bir yargılama olduğunu göstermektedir.
Beni ve meslektaşlarımı hedef alanların yaptıklarını necip milletimiz bilseydi onları tükrüğe boğarlardı.
Tutuklanmamıza karar verilen mahkeme tutanağı yayınlandığında devlet sırrının ne olduğu, muktedirlerin neden çekindiği çok daha iyi anlaşılacaktır.
Herkesin gözü önünde işlenen ve sınırları aşan usulsüzlüklerin örtülmesi amacıyla yargı mensuplarının haksız ve hukuksuz tutuklanmaları ve bunun yine yargı mensupları eliyle yapılması son derece üzücüdür.
Her şeye rağmen, ülkemizin ve yargının düştüğü bu durumdan kısa zamanda kurtulacağı, bağımsız yargının hükmünü icra edeceği günlerin çok yakın olduğuna inancım tamdır.”
MİT TIR’larının durdurulmasına yönelik soruşturmada hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkan 5 şüpheliden savcı Özcan Şişman, 7 Mayıs’ta Tarsus 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nce tutuklandı.
Adana F tipi kapalı cezaevine gönderilen Savcı Özcan Şişman yazılı bir açıklama yaptı. Şişman, “Beni ve meslektaşlarımı hedef alanların yaptıklarını necip milletimiz bilseydi onları tükrüğe boğarlardı” dedi.
Hukukun askıya alındığı bugün, birilerinin talimatıyla haysiyet cellatlığı yapılmıştır. Tutuklanmamız yetmemiş, bizleri rencide etmeye ve linç etmeye çalışmışlardır. Yunan askerlerine esir olsaydık bu kadar gayri insani davranmazlardı. Kanuna aykırı şekilde tutuklanmamıza karar verildikten sonra, CMK’nın hükümlerini hiçe sayan başta Tarsus ilçe emniyet müdürü Haydar Çelik ve onun talimatlarıyla hareket eden polis memurlarını Allah’a havale ediyorum. Kanuna aykırı emri uygulayanların, bir gün hukuk önünde hesap vereceğini unutmamaları gerekir.
Devletimizin itibarını satanlar, bunu bizim görmemizi bahane ederek kendilerini kurtarmak için, bizde hiçbir leke görmedikleri ve suçlandığımız sözde suçlarla ilgili hiç bir kanıt olmadığı halde, bir çadır tiyatrosu aracı kılınarak, bizlerden intikam almışlardır.
Elmas, çamura düşmekle değerinden bir şey kaybetmez. Hakkın yılmaz savunucusu olmanın bir bedeli varsa bunu seve seve öderim. Bunun karşılığı Yusuf olmaksa amenna.
Bizi kanuna aykırı olarak derdest edenlerin ödeyeceği bedel için Allah’ı vekil tayin ettik. Bize zulmedenleri O’na havale ediyoruz.
77 milyon milletimize hesabını veremeyeceğim hiçbir faaliyetim olmadı. Bana isnat edilen suçlarla alakalı aleyhimde tek bir delil olması halinde mesleğimden derhal istifa etmeye hazırım. Bunu, bizi sorgulayanlar da çok iyi bilmelerine rağmen, 23 klasör olduğu söylenen dosyayı bir günde incelediklerini iddia ederek yakalanmamıza ve tutuklanmamıza karar vermişlerdir. Bu bile yapılanın sözde bir yargılama olduğunu göstermektedir.
Beni ve meslektaşlarımı hedef alanların yaptıklarını necip milletimiz bilseydi onları tükrüğe boğarlardı.
Tutuklanmamıza karar verilen mahkeme tutanağı yayınlandığında devlet sırrının ne olduğu, muktedirlerin neden çekindiği çok daha iyi anlaşılacaktır.
Herkesin gözü önünde işlenen ve sınırları aşan usulsüzlüklerin örtülmesi amacıyla yargı mensuplarının haksız ve hukuksuz tutuklanmaları ve bunun yine yargı mensupları eliyle yapılması son derece üzücüdür.
Her şeye rağmen, ülkemizin ve yargının düştüğü bu durumdan kısa zamanda kurtulacağı, bağımsız yargının hükmünü icra edeceği günlerin çok yakın olduğuna inancım tamdır.”