HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, polisin evine gelip içeri girmeye çalışmasının ardından, hemen ertesi gün, ikinci bir ekibin daha gelerek site duvarına asılı parti bayraklarını indirmeye çalıştığını açıkladı. Ayrıca HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, çok konuşulacak bir istifa açıklaması yaptı. Demirtaş “partim yüzde 10 barajını aşamamışsa, 7 Haziran akşamı görevimi bırakırım. Bu sorumluluğumuzun gereğidir” dedi.
(Evinin polis tarafından basılması): Kapıyı aç da bir yüzünü görelim diyor. Ben de kapıyı açamam diyorum. Kapının arkasından kimlik gösteriyor ama.
Akşam 8.30-9.00 suları. İki kızım ve eşimle evdeyiz. Çok ısrar ediyorlar ama. Ben de ‘polisseniz bu evin kime ait olduğunu biliyor olmanız lazım’ diyorum. ‘Ben vali beyle görüşeyim’ diyorum, ‘valiyi arayacakmış’ diyorlar. Ben de ‘kötü niyetliyseniz herhalde kim olduğumu biliyorsunuz. Birazdan kapıyı açtığımda şok olacaksınız herhalde’ dedim.
Koruma görevlisi arkadaşlarım yukarı çıktılar. Ben kapıyı açınca görünce şok oldular. Birinci, benim evime gelen ekibin hatası var. O evde kim oturuyor 30 saniyede kim olduğunu anlarlardı. Telsizle sorabilirler, bunu da sormuyorlar. Normal bir yurttaşın kapısına da gitseniz o şekilde davranılmaması lazım.
Sonra koruma görevlisi arkadaşlar müdahale edince, kendilerini net olarak tanıtacak kimliği çıkarmıyorlar. Polis olduklarını tanıtacak bir şey yok. Biri bana bakarak sakız çiğniyor. ‘Bu nasıl polis’ dedim ya, böyle polis mi olur? ‘Benim adım şu’ diyor… ‘Kusura bakmayın gideceğiz’ dediler. Vali bey ilgilendiler, gelenler resmi polis fakat anlaşılıyor ki onlar da yanlış yönlendirilmişler.
Seçime bir ay kala bu şekilde bir olayın yaşanması tesadüf olmayabilir, iyi araştırılması lazım. 155′te görevli, ihbarı alan polisin açığa alındığı söylendi.
Beş gün önce yaşanmış olay ben bunu gündemleştirmedim de. Özel olarak gündeme de taşımadım ben. Seçime bir tansiyonu yansımasın diye. Ama iyi soruşturulması lazım. Şahsımla ilgili mevzu değil bu sadece.
Ertesi günde şöyle bir şey yaşanıyor. Benim oturduğum sitede bir kaç tane HDP bayrağı asılı. Polis ekibi geliyor ‘indireceksiniz’ diyor. Güvenlikçiler de diyor ‘burası genel başkanın oturduğu site’. ‘Hayır’ diyorlar, ‘genel başkan falan tanımayız, yasak asamazsınız’. Bir saat sonra emniyet il müdür yardımcısı arıyor, kusura bakmayın yanlış anlaşılmış, sayın genel başkana söyleyin, böyle bir şey olmayacak diyor. Bir tuhaflık bir yerde bir şeyler var.
‘GÖREVİ BIRAKIRIM’
Siyasetçiler başaramıyorsa, gerçekten de kalıcı tutum sergilemeliler. Şu savunduğumuz program, yüksek demokratik çıta, Türkiye toplumundan desteği alamıyorsa bu bizim hatamızdır. Eğer eş başkan olarak ben bunu anlatmayı, toplumu ikna etmeyi başaramamışsam, partim yüzde 10 barajını aşamamışsa, 7 Haziran akşamı görevimi bırakırım. Bu sorumluluğumuzun gereğidir. O ben değilsem, Figen hanım değilse, başka yönetim bunu başaracaksa ısrar etmenin anlamı yok. Şu program yüzde 10’un altında oy almışsa görevi bırakırım.