953 bin üniversite adayının merakla beklediği 2015 LYS sonuçları nihayet açıklandı. Tercih süreci 6 Temmuz'da başlıyor.
Üniversiteye girişin ikinci adımı olan ve yaklaşık 953 bin 280 aday ter döktüğü 2015 Lisans Yerleştirme Sınavlarının (LYS) sonuçları açıklandı.
3 SORU İPTAL!
ÖSYM sonuçlarla birlikte iki kimya, bir de İngilizce sorusunun iptal edildiğini duyurdu. Sorulardan en az birini işaretleyen adayların, bu soruları doğru işaretlediği kabul edilerek puanlama yapıldığı açıklandı.
2015 LYS SONUÇLARI İÇİN TIKLAYIN!
13-21 Haziran arasında sırası ile şu sınavlar yapıldı:
● 13 Haziran Cumartesi LYS-4 Sosyal Bilimler
● 14 Haziran Pazar LYS-1 Matematik-Geometri / LYS-5 Yabancı Dil
● 20 Haziran Cumartesi LYS-2 Fen Bilimleri
● 21 Haziran Pazar LYS-3 Türk Dili ve Edebiyatı-Coğrafya 1
2015 YGS ve LYS tercih alma işlemleri 6-14 Temmuz 2015 tarihleri arasında alınacak.
Tercih Dönemi: 6-14 Temmuz 2015
Tercih Sonuçları: 17 Temmuz.
Kayıt Tarihi: 3-7 Ağustos 2015
Ek Yerleştirme: 12-17 Eylül.
Ek Yerleştirme Sonuçları: 24 Eylül.
Ek Yerleştirme Kayıt Tarihi: 25-30 Eylül
Eğitim Uzmanı Hatice Yılmaz, öğrencilerin girdikleri sınavlar sonucunda 4 ana gruptaki toplamda 17 puan türünden tercih yapmak için farklı bir mücadelenin içine gireceklerini belirterek, öğrencilerin lisans programlarına yönelik tercih yapabilmesi için ilgili puan türünden 180 ve üzeri puan alması gerektiğini, bu barajı aşamayan öğrencilerin de tercih yapabileceğini ancak değerlendirmeye alınmayacak bu tercihleri ölü tercih olacağı için tercih haklarını yanlış kullanmaları anlamına geleceğinden dikkatli olunması gerektiğini vurguladı.
TERCİH SÜRECİNDE NELER YAPMALI
Hedefini daha önceden belirlemiş adaylar için YÖK’ün belirlediği ve ÖSYM’nin onayladığı bu 9 günlük tercih yapma süresinin aslında oldukça rahat geçeceğine dikkat çeken Hatice Yılmaz, ‘’Hedefini belirlememiş olan ve hemen her LYS’ye girmiş olan adaylar ise karmaşık bir tablonun içinden çıkmak için uğraşacak. YÖK’ün açıklamasına göre 6-14 Temmuz tarihleri arasında geçecek olan tercih süreci öncesinde bir zamanda ÖSYM sonuçları açıklayacak.
ÖSYM, sonuçları açıklamak için acele etmenin yorucu bir tempo sonucu hata yapma olasılığını arttırdığını ve dolayısı ile hata olmayacak şekilde hareket edeceklerini ve adayların da sabırla beklemesi gerektiğini duyurdu.’’ dedi.
Yılmaz ayrıca, öğrenci ve velilere sonuçlar açıklanana kadar ve açıklandıktan sonra neler yapmaları gerektiği konusunda da öneriler sıraladı;
1. Sonuçlar açıklanana kadar sınav ile ilgili her şeyden uzak durmak en doğrusu. Sınav başına en az 80 soruya cevap vermişken tüm soruları ve onlara verdikleri yanıtları hatırlamak imkansıza yakınken soruları inceleyip tahmini net hesapları yapmak sadece spekülatif bir tavır olacaktır. Bu tarz çabalarda genelde adaylar yanlış hesaplar yapar ve sonrasında hayal kırıklığı yaşarlar.
2. İnternet üzerinde YGS ve LYS puan hesaplamaları ile ilgili yüzlerce site var. Bunların yarısından fazlası bilgisayara virüs bulaştırmak üzere tasarlanmış zararlı yazılımlar içeriyor. Her ne kadar sonuç açıklanana kadar puan hesaplaması yapılmasının doğru olmadığını söylüyor olsam da öğrencilerin birçoğunun dayanamayıp bu hesaplamalara giriştiğinin farkındayım. Burada adayların dikkat etmesi gereken yalnız ve yalnız ÖSYM ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından onaylanmış internet sitelerine rağbet etmeleri. Bu konuda okuldaki rehber öğretmenler zamanında bilgilendirildi. Öğrenciler, okuldaki rehber öğretmenlerinden bu bilgiyi talep edebilir.
3. Sonuçlar açıklanır açıklanmaz peşin bir hükümle “kazandım” ya da “olmadı seneye” dememek lazım. Bu sene YGS’nin geçen seneye göre çok daha zor olduğu ÖSYM tarafından verilen sayısal verilerde net biçimde gözükmekte. LYS için de öğrenciler çok kolay bir sınav dönemi olduğuna yönelik açıklamalar yapmadılar. Bu da demek oluyor ki bazı programların puanları düşebilir. Çok başarılı öğrenciler bu durumdan ne kadar etkilendi bilmediğimiz için yüksek puanlı bölümlerde durum nasıl olur kestirmek güç; ancak şu bir gerçek ki puanlar ne yönde hareket ederse etsin, öğrencilerin tercih eğilimleri değişmediği sürece sıralamalarda çok büyük oynamalar olmaz. ÖSYM’nin kontenjan ve sıralamaları içeren tercih kılavuzu çıkana kadar kesin konuşmamak lazım.
4. Eski yıllarda dershaneler, öğrencileri tercih konusunda yönlendirirken bir sonraki sene de kendisine kaydolsun diye tercih konusunda ufuk açıcı bir rehberlik yapmaz, tam tersine bir kere daha girmesinin daha iyi olacağı konusunda adayları ikna etmeye çalışırdı. Önümüzdeki dönemde dershaneler olmayacağı için bu şekilde bir tavır sergilenmeyeceği düşünülebilir. Bu noktada kolejlerde ve köklü anadolu liselerinde okuyan öğrenciler biraz daha şanslı; çünkü onların rehber öğretmenleri bu konularda daha tecrübeli ve bilgili. Tanıdık aracılığı ile boş saatlerini yakalanabilirse bu kişilerden destek almak iyi olacaktır.
5. Vakıf Üniversitesi ve Devlet Üniversitesi ayrımında eski zamanlardaki “parası olan diploma alıyor” kavramı geçerliliğini yitirmiş vaziyette. Bazı vakıf üniversiteleri gerçek birer bilim yuvası ve bunu yıl içinde yaptığı bilimsel araştırmalar ve dünyada tanınmışlıklarını destekleyen çalışmalar ile göstermekte. Eskiden devlet üniversiteleri kendilerini tanıtma ihtiyacı bile duymazken, son birkaç yıldır şenlik havasında tanıtım günleri düzenlemekteler. Birçok üniversite, tercih dönemi başlamadan tanıtımları yapmaya başlayacak. Bu tanıtımlara gitmek ve bolca soru sormak lazım. “Niye bu üniversitede okuyayım, burası bana ne katacak?” sorusunu sormak her adayın hakkıdır.
6. Hala hangi yükseköğretim programında okuyacağını bilmeyen adaylar ise okullarındaki rehber öğretmenlerinden ya da liseden daha önce mezun olmuşlar ise kariyer eğitim merkezlerinden meslek ve kariyer testleri talep etmeli ve biraz olsun kendileri hakkında fikir sahibi olmalıdır. Aksi takdirde, sadece puanı ya da maddi gücü yetiyor diye bir bölüme yerleşecek ve hayatının geri kalanını bir zorunluluğa hapis edecektir.
7. Son olarak da anne ve babaların (hatta dayı, teyze, yenge, amca, komşu) çocuğun geleceği üzerinde hükümdar bir biçimde baskı kurmasının tehlikesini hatırlamak gerekir. Sadece “benim oğlum doktor olacak” deyip çevresine böbürlenmek için çocuğunuzun hayallerinin peşinden gitmesine engel olmayın. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirip Baro Stajını bile tamamlamışken hayali olan fotoğrafçılık için diplomasını babasına hediye edenleri de gördük, Cerrahpaşa İngilizce Tıp programını 5. sınıf sonunda bırakıp İstanbul Üniversitesi Gazetecilik için tekrar sınava gireni de. O beş sene yüzü gülmeyen o çocuklar, kendi hayalleri peşinden giderken hem daha mutlular hem de ister inanın ister inanmayın, daha çok para kazanıyorlar. Çoğu yeni mezun, tercihler için rehber öğretmenlerin yanına annesi ve babası ile gidecek. Anne ve babalar kafalarındaki soru işaretlerini rehber öğretmenler ile paylaşmalı ve çocukları için doğru olanı yapmalıdır.
2015-ÖSYS YÜKSEKÖĞRETİM PROGRAMLARI VE KONTENJANLARI
2015-ÖSYS Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzu, ÖSYM’nin (http://www.osym.gov.tr) internet adresinden yayımlandı. Adayların, tercihlerini yapmadan önce tercih süresi içinde ÖSYM’nin internet adresinden 2015-ÖSYS Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzunu dikkatle incelemeleri ve ÖSYM’den yapılan duyuruları takip etmeleri gerekiyor.
ÜNİVERSİTE KONTENJANLARI AÇIKLANDI
YÖK Başkanı Yekta Saraç, ÖSYM’nin kontenjanlarına ait özet bilgileri paylaştı. Bu bilgilere göre; bu yıl 2015-ÖSYS’de lisans ve önlisans olarak devlet, vakıf, Kıbrıs’taki üniversiteler için belirlenen kontenjan 803 bin 585 oldu. Bu sayının 423 bin 210’unu 2015-ÖSYS lisans programları, 380 bin 375’ini 2015-ÖSYS önlisans programları oluşturacak. 2015-ÖSYS özel yetenek kontenjanı ise toplam olarak 26 bin 140 olarak belirlendi.
Üniversite kontenjanları hakkında açıklama yapan Yekta Saraç açıklamasında, “Bu sene kontenjanlar belirlenirken öğrenci talepleri, doluluk oranları, fiziki imkanlar, ikinci öğretimlerin durumları, geçtiğimiz yıllarda aşırı yükleme yapılan programların rahatlatılması, program açma için şart koşulan öğretim elemanlarının sayısal ve niteliksel yeterlikleri, ülkemizdeki istihdam imkanları, Milli Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığının planlamaları ve görüşleri gibi pek çok faktör dikkate alınmış, daha önceki senelere göre daha rasyonel bir planlama yapılmıştır” dedi.