21. SADRİ ALIŞIK TİYATRO ÖDÜLLERİ’NDE İLK KEZ VERİLEN ÜSTÜN AKMEN ADINA VERİLEN ÖDÜLÜ ALMIŞTIR.
SADRİ ALIŞIK ÖDÜLLERİ VE ÜSTÜN AKMEN
Sadri Alışık Ödülleri ,Türkiye de tiyatro ve sinema alanlarında verilen en soluklu ,en abartısız yapıyı oluşturmuştur.
Sadece oyunculuk üzerine verilen ödüllerin tek adresi olmayı da başarmış ,amatör ruhla çalışan çok profesyonel bir organizasyon olmayı da aynı sadelikle bu ödüller başarmıştır.
2016 Mayıs ayında 21.cisi gerçekleşen bu ödüllerde tiyatro ve sinema üzerine oyunculuk katmanlarında yapılan değerlendirmelerle birlikte ‘Ayhan Işık Özel Ödülü’,’Ekrem Bora Umut Veren Oyuncu Ödülü’,’Çolpan İlhan Sanata Değer Katan Kadınlar Ödülü’ ve bu yıl ilk kez Sadri Alışık ödül listesine katılan ve yine ilk kez verilen ‘Üstün Akmen Özel Ödülü ’ ile Sadri Alışık Ödülleri bir başka anlamda sanat hayatımıza atılan imzalarının kalıcılığında da söz sahibi olmuştur.
İlk kez (2016)Üstün Akmen Ödülü’nün sahibi genç sanatçı Yiğit Kocabıyık ve’’ Küheylan ‘’ aynı zamanda Üstün Akmen’in tiyatro oyunları üzerine yazdığı son eleştirisi yazısının tarihide olmuştur.
ÜSTÜN AKMEN 1943 İstanbul doğumlu yazar tiyatro eleştirmenidir.İtalyan Lisesi ve Ticaret Okulu sonrası İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesini bitirmiştir.
KoçtaşTicaret AŞ,Ram Dış Ticaret AŞ,Tekfen Dış Ticaret AŞ’de çalışmış, Cumhuriyet Gazetesi Yönetim Kurulu üyeliği ve Genel Müdürlüğünü,Cumhuriyet Kitapları Genel Yayın Yönetmenliğini de üstlenmiştir.
İstanbul Şehir Tiyatrolarında Genel Yayınlar Yönetmenliğini 2001-02 yıllarında yapmış,Can Yayınları Genel Müdürlüğünü ,Fenerbahçe Spor Kulübünde Yönetim Kurulu Başkan Danışmanlığı da yapmıştır.
Üstün Akmen’in tiyatro eleştirileri ölümüne kadar Evrensel gazetesi ,TEB Oyun dergisinde ve çeşitli internet sitelerinde, müzik yazıları ise Andante dergisinde yayınlanmaya devam etmiştir.
Uluslararasi PEN Kulüpleri Federasyonu Türkiye Merkezi’nin dokuzuncu Genel Başkanlığını,Uluslar arası Tiyatro Eleştirmenler Birliği Türkiye Merkezi’nin Genel Başkanlığı görevlerini de sürdürmüştür.
Afife Tiyatro Ödülleri,Tiyatro,Tyatro Ödülleri,İsmet Küntay Tiyatro Ödülleri,Terakki Vakfı Gençlik Tiyatro Ödüiieri,Liöns Tiyatro Ödülleri,Dil Derneği Kerim Afşar Ödülleri,2012 yılı Cüneyt Gökçer Tiyatro Ödülleri’nde ilk kez konan Eleştiri Dalı Ödülü’nü almıştır.
Şaylan Akbaşoğlu Akmen ile evli ve bir kız babası olan Üstün Akmen , 2015 yılında hayatını kalp krizi sonucu kaybetmiştir .
HAMZAOĞLU VE KÜHEYLAN PERFORMANSI İLE YİĞİT KOCABIYIK
Genç bir adamın yaşadığı tutku ve at üzerinden ilişkilendirdiğimiz ve yönetmence yoğun harmanlanan’’ Küheylan ‘’adlı oyun öncelikle yeni bir reji ile Deniz Hamzaoğlu tarafından ele alınmıştır.
Yiğit Kocabıyık’ın performansı olarak Entropi Sahnede beden dilinin ustalıkla kullanıldığı başarılı bir çalışma olarak da son kez seyirci ile 22.Mayıs da buluşturulmuştur.
Yazar Peter Shaffer tarafından 1973 tarihini taşıyan bu çok ünlü eser, İngiltere de bir kasaba da yaşayan genç bir adamın tutku ve at üzerinden ,sıradan olmayan yakınlaşmalarının güçlü beden dili kullanarak başarılı oyuncu ile yönetmenin yeniden yaptığı başarılı dramaturgi çözümlemesinde bu ikiliyi buluşturmuştur.
Özellikle Boston Konservatuar yapısında müzik,dans ve performans içerikli çalışmaları yakından takip etmiş olmam nedeniyle bu çalışma çağdaş bir çağırı şeklinde USA ‘de yapılan çalışmaları anımsatmış aynı zamanda sayıca çok az olan ,çağdaş bir çalışmanın ülkemizde iyi örneğini de oluşturmuştur. Mevcut tekst’in özünden sadece biçimsel değil özünün de performatik yapıda beden dili ile güçlendirildiğ i bir çalışma yapıldığı görülmüştür..
Oyun öncesi sahnede oyuncu-müzik ve ışık üçlüsünün özellikle birlikte seyirciyi hazırlamalarına eşlik eden kostümsel sorgulamanın diğer üçlü ile de uyumu gerçekten seyircinin düşünsel yapısını duygusal karmaşıklıktan yönetmence istenilen şekilde uzaklaştıramamıştır.
Sorgulamanın keyfini böylece seyirciye yaşatmış, doğru-yanlış,siyah-beyaz gibi karşıtlıkların hangi anlamda doğrulandığı hususunda tüm parçaların görünen işlevselliğinin ötesinde ,tercihlerin varoluş çıkmazında ötelenmesinin huzursuzluğunu da seyirci ile paylaşmıştır.
Yiğit Kocabıyık sahne de genetik olarak sahip olduğu fiziksel anlamda olumlu görüntüsünü beden dilini doğru kullanmak sureti ile gerçekleştirmiştir. Heyecanlarını, tedirginliklerini , çekingenliklerinde olduğu gibi cinselliklerinde de abartıdan uzak , sahnede itici olmadan doğru ve daha da vurgulayıcı olarak seyirciye kusursuz bir şekilde ulaşmayı başarmıştır.
Erotizmin kaçınılmazlığında genç bir adamın trajedisinin sahnelendiği bu başarılı Kocabıyık performansında seyirci içeri alındığında yukarı satırlarda bahsettiğim gibi oyuncunun diger yardımcı temel ögelerle müthiş bir dekorsal yaratısı ile küheylan hazırlığı ise gerçekten büyüleyici olmuş,müziğin her yükselen ritmi de seyirciyi düşünce ve duyguda istenilen yere taşımakta asla geçiktirilmemiştir.
Bu performans da oyuncunun beden , nefes-ses kontrolünün disiplini bakımından ,seyircinin beğeni duygusunu da öne çıkarmıştır.
Oyunculuk sınırlarını performansı açısından son derece iyi tanımlamış olması Kocabıyık için başarıyı getirmiş,küçük anlamlı duygu geçişlerindeki sabırlı oluş, irade ise oyuncunun bu ödülü hak edişinin doğru tanımlanması olarak alkışiarımızı kendisine doğru yönlendirmiştir.
Kostüm çözümlenmesi ise renksel ,dökümsel doku seçimi ve çıplaklık lekelerinin doğru kullanımı ile uyumun oyuncu ile örtüştüğü bir çalışma olmuştur.Işığın sürekli vurgu olarak tek düze olarak vurgu ölçüsünde devam etmesi oyunculuk anlamında performansı daha da beslemiştir.
Başarının tesadüf olmadığını bir kez daha bu performans ile Yiğit Kocabıyık ile Dramaturg-Yönetmen ve Işık Tasarımında Deniz Hamzaoğlu,Yönetmen Yardımcısı Ömer Kaya, Kostüm Tasarımında Gülay Kaya ile Teknik ekip olarak Doğan Demirhan ,Görkem Yankın takım çalışmasının önemini de seyirciye göstermiştir.
ENTROPİ DÜŞÜNCE ÜZERİNE KURULAN İDDİALI SAHNE
Kadıköy-Anadolu yakasında kurulan bu sahne oldukça iddialı bir isimle açılmış,yeni bir dünya görüşü ve bu görüşün altında bulunan yalınlık bakımından etkileyici olması da ayrı bir önemlilik getirmiştir..Örneğin A.Eddington ‘a göre ‘tüm evrenın en üstün metafizik yasası olduğu düşünülmüştür’.Entropi’nin düzensizlik veya kaos göstergesi olduğu unutulmamış,zaman boyutu ,enerji ile ilgisi ve evrenin bilinç içeriğinde varolanbir sistemliği ise Aristoteles ‘le başlayan ve anlayış yanılgısı ile genç kuşakların tanışmasını da geçiktirebilmiştir. Günümüze kadar gelen süreç içinde sadece fizik .kimya ve matematik içinde gösterilmesi söz konusu olmuştur.
İddialı bir görüşü üzerinde işimlendirimiş olarak taşıyan bu sahne’nin kurucuları arasında H.Ü Devlet Konservatuarı Tiyatro Bölümü mezunlarından (1996-97) bir öğrencimin bulunduğunu öğrenmem beni fazlası ile sevindirmiştir.
Öğrencim olan bu ismin tarafıma adlandırılmasına rağmen görüşmek şansını yakalayamadığım için bir yanlışlık yapmamak üzere ,ismini vermekten imtina ettiğimi söylemek isterim.
Öğrenciliğine ait konservatuar yıllarında hayli yaramaz olan günümüzün başarılı sanatçısına yolunun açık olması dileklerimi göndermek de isteğim olmuştur...
‘’Küheylan’’ başarısına katkısı olan tüm arkadaşlara bir kez daha teşekkürler......
Füsun AKMEN BALKAYA/K.Köy-İST,
22.05.2016- Entropi Sahne
***(KÜHEYLAN soyluluğu üzerinde taşımış,Arap atı ırkı içerisindeki erkekliği, gücü sembolize etmiştir. Yorulmak bilmeyen dayanıklılığında aynı zamanda başarılı göstergesi olmuştur.)